10 Haziran 2015 Çarşamba

3-A "İYİ VE KÖTÜ" EVP ÇALIŞMALARIMIZ

       "İYİ VE KÖTÜ"KİTABIMIZIN " KİM KORKAR YAZMAKTAN ?"ÇALIŞMALARI



ATAKAN  ÇETİNEL  3/A



Hayalimdeki Dünya
            Savaşların olmadığı, hayvanların öldürülmediği, barışın olduğu, herkesin mutlu olduğu, çocukların güldüğü çok güzel bir dünyada yaşamak isterim.
            Savaşlar olmasın, savaşta insanlar özellikle çocuklar ölmesin. Evler yok olmasın insanlar acı çekmesin, kimse üzülmesin. Hep barış olsun. Barış, mutluluk, neşe getirir. Doğamız yok olmasın her yaz yemyeşil olsun, ağaçlar kesilmesin, ormanlar yok edilmesin. Tüm çevre yeşil, ağaçlı ormanlık alanlarla dolu olsun. Dünya'da her türlü hayvan yaşasın. Hayvanlar kafeslerde değil, kendi yuvalarında yani ormanlarda özgürce yaşasınlar. İnsanların çok mutlu olduğu özellikle çocukların güldüğü,oynadığı çok güzel bir dünya olmasını isterdim. Hastalıkların hiç olmadığı kimsenin ölmediği, acı çekmediği bir dünya ne kadar güzel olurdu. Böyle bir dünyada yaşamak çok isterdim.



Azra Memili
3/A - 50

Görünmez Olursam

         Hepimizin bildiği gibi, teknoloji gittikçe ilerliyor. Hatta ışınlanma makinelerinin üretim araştırmalarına çoktan başlandı. Bunun dışında görünmez olma hayalleri de başladı.
         Eğer hayal gücümüzü çalıştırırsak; “Görünmezlik gerçekten vardır.” diyebiliriz. Asıl konumuza dönecek olursak görünmezlik belki gerçekten var.
         Görünmezlik gerçekten varsa, ben toplum için elimden gelen her türlü katkıyı sağlarım ve görünmezliği kullanarak şehrimizdeki doğal güzellikleri gezerim. Eğer daha büyük olsaydım, görmek istediğim şehirleri hatta ülkeleri gezerdim.
         Bunların yanı sıra görünmezliğin kötü yanları da var. Bunlar; kimsenin sizi görememesi sebebiyle onlarla iletişime geçmemek ve sevdiklerinizle konuşurken kim olduğunuzu bilemediğinden dolayı sevdiklerinizin sizden kaçması.
         Aklınıza gelemeyeceğini düşündüğüm bir şey var. Bu da görünmez olmadan önce yapamayıp sonra yapabildiğimiz şeyler. Mesela ben annemin hep nasıl ders işlediğini merak ederim ve görünmez olunca gizlice annemin derslerini izleyebilirim.



  Bade Kardaşlar 19 - 3/A
                                
                             Hayalimdeki Dünya
    Ben barış dolu , sevgi dolu , çağdaş bir dünyada yaşamak isterim. İnsanların birbirine hoşgörülü ve saygılı davrandığı , ulu önder Atatürk ‘ün bize emanet ettiği uygar bir dünyada yaşarsam mutlu olurum.
   Yaşadığım dünyanın temiz bir doğa , sağlıklı bir çevreye sahip olmasını isterim. Güven içinde yeşil alanlarda oyun oynadığımız bir dünyada yaşamak isterim. Her insanın eşit şartlarda yaşamasını , eğitim almasını isterim. Savaşlardan , açlıktan , sefaletten , kavgalardan uzak bir dünyada yaşamak isterim. İnsan haklarının , hayvan haklarının ve tüm doğanın korunduğu bir dünya temiz bir dünyadır.
   Benim hayalimde ışıl ışıl bir dünya var. Hepimiz böyle bir dünyada yaşamak için elimizden geleni yapmalıyız. Güzel şeyler hayal etmek , güzel bir dünyada yaşamak güzel düşüncelerle olur. Hep güzel düşünelim !


                                        GÖRÜNMEZ OLSAYDIM

         Görünmez olmak neredeyse dünyadaki herkesin istediği bir
durumdur. Bu gücü kullanmak kişilere göre değişkenlik gösterebilir.
Kötü niyetli kişilerin elinde bu güç büyük felaketlere yol açabilir.
         Eğer ben görünmez olabilseydim, uçaklara, otobüslere ve buna
benzer araçlara binip Dünyayı dolaşabilirdim. Gittiğim yerlerde
lunapark ve buna benzer eğlence merkezlerini dolaşır, kimseye
görünmeden eğlenebilirdim. Sinemalara girer yeni yeni filmler
izlerdim.
         Bütün bu düşüncelerim görünmezliğin iyi yanları olabileceği
gibi bir de bu gücün kötü yanları vardır. Örneğin hep tek başına
olmak, kimse seni göremeyeceği için kimse ile konuşamayacak, onlara
dokunamayacak olmak kötü.
         yani bu iki seçeneği karşılaştırıp hangisi olmak istediğimi  
sorarsanız; ''Ben halimden memnunum.'' derim.                                  


                                                                                          Barış Ege Dağ/3-A


Başar Sarıkaya
3/A     18
BAŞAR’IN DÜNYASI
            Bir Kızılderili atasözü der ki; “Biz bu dünyayı atalarımızdan değil, çocuklarımızdan miras aldık.” Öyleyse çocuklarımıza temiz bir dünya bırakmalıyız. Ben her şeyden önce kirlenmemiş bir dünyada yaşamak isterim. Bu dünya barış ile dolu olsun isterim. Sevgi her şeye yayılsın, mutlu olmayan kalmasın isterim.
            Bu dünyada istemediğim şeyler ise; savaş, kötü insanlar, gürültü, pis su ve havadır. İnsanların kullandığı kimyasal maddeler, fabrika bacalarından çıkan zararlı gazlar ve sanayi atıkları dünyamızın doğal ortamını bozuyor.
            Gelecekte, insanların hastalanmadığı, birbirlerini öldürmediği, çocukların rahatça nefes alabildiği, hayvan ve bitkilerin neslinin tükenmediği,  yüzdüğü, hayvan ve bitkilerin insanlardan zarar görmediği saygı ve sevgi dolu bir dünyam olsun isterim.




BENİM DÜNYAM
      Benim dünyamda kurallar çok önemlidir ve dünyamda kötülük yoktur.
     Kalbi sadece iyiliğe atan insanlar var dünyamda. Haksızlıklar yok.Hırsızlık yok.Sihirli bir dünya orası .Herkes barış içindedir .Savaş ve küslük yoktur orada.Kavga desen o ne demek derler .Çevre kirliliği  ve insanlara zararlı hiçbir şey yok.Oradaki herkes bilinçli .Evler pastadan ve erimiyor .Evleri hiç kimse yemiyor .Evsiz insan olmayacak.Herkes kreşten üniversiteye kadar okula gidecek.Toplum birbirini eşit sevecek .Cimrilik yok .Oyun bozanlık yok.İnsanlar derslerine kendi görevi gibi davranacak.
        Yani kısacası her çocuk gibi benimkide hayallerle dolu bir dünya olacak.

                                             KEREM YILDIRIM
                                                  29       3/A    



Bensu   ATLI                                                                                                     
3 – A  / No : 30

                                      BENİM DÜNYAM
        Ben savaşların olmadığı huzur içinde barış dolu bir Dünya’da yaşamak isterdim. Çünkü Dünya’da savaşlar olmazsa ve insanlar huzur içinde yaşarsa    hiçbir insan acı çekmeyecek ve üzülmeyecektir.
         Yaşadığım Dünya’da insanlar hoşgörülü olsun isterdim. Ben insanların    doğayla barışık olduğu bir Dünya’da yaşamak isterdim. İnsanların hayvanları koruduğu ve onlara değer verdiği bir dünya isterdim.
         Temiz bir hava olan arkadaşlarımla oynayabileceğim bir dünya. Ben her yerin çiçeklerle ve ağaçlarla kaplı olmasını istiyorum . Çünkü her taraf çiçeklerle ve ağaçlarla kaplı olursa insanların doğayı seveceklerine inanıyorum. Benim böyle bir dünyam olursa ve insanlar istediğim şeyleri gerçekleştirirse beni çok mutlu edeceklerine inanıyorum.  İyi kalpli insanların olduğu bir dünya. İşte benim istediğim böyle bir dünya.





BUSE NAZ ASLAN- 3/A

                                                 

                                                                    BENİM DÜNYAM

          Benim Dünyam'da insanlar barış içinde yaşamalı birbirlerine saygı duyarak,sevgi içinde ve teknolojiden daha uzak doğal bir yaşam olmalı benim dünyamda.
         Benim Dünyam'da çocuklar herzaman gülmeli oyun oynamalı ve büyüklerin kötü emelleri için kullanılmamalıdır. İnsanlar birbirlerine daha çok zaman ayırmalı teknolojinin esiri olmamalıdır. Gürültüden uzak çocuk parkları yapılmalı çocuklar neşe içinde oynamalıdır.Trafikte insanlar birbirlerine saygılı olmalı sürücüler gereksiz yere korna çalıp ses kirliligi yapmamalı araçlarına gerekli bakımlarını düzenli yaptırıp hava kirliliğine sebep vermemeli ve en önemlisi yayalara geçiş önceliği tanıyarak trafik kazalarının önüne geçmelerini isterim. İnsanlar dağa doğal besinleri tercih etmeli patates kızartması,kola ve hamburger gibi obeziteyi arttırıcı besinlerden uzak durmalıdır.
         İnsanlar Dünyamızı kirletmekten vazgeçmeli doğal kaynaklarımızı israf etmeden kullanırlarsa insanlar barış içinde savaşsız mutlu bir şekilde yaşamasını isterim.         




Fulya ERTEN
3/A - 4


Bana Göre Kötü, Ona Göre İyi
            Besinlerin, vücudumuzun enerji kaynakları olduğunu hepimiz biliyoruz. Arabanın motorunu çalıştıran benzin gibi yediklerimiz de hücrelerimizin yenilenmesini sağlıyor. Bu nedenle ne yersek o olduğumuz söyleniyor.
            İşte sorunumuz burada başlıyor. Neler yemeliyiz? Yumurta ve tereyağın sağlığımız için iyi mi, kötü mü olduğu sürekli tartışılan bir konu. Bazı doktorlara göre protein kaynağı olan bu besinler özellikle ilkokul ve ortaokul çağındaki çocuklar tarafından her kahvaltıda tüketilmelidir. Bazı doktorlar ise kandaki yağ oranını arttırdığı için tereyağın zararlı olduğunu ve yetişkinler tarafından fazla tüketilmemesi gerektiğini söylemektedirler. Anneme göre ise margarinler en kötüsü; evimize hiç margarin sokmuyor. Hatta markette, margarin alanlara bile müdahale edip, tereyağına yönlendirdiğine ben de şahidim. Annem mısır cipslerini de beslenme için en kötü seçenek görüyor. Annelerin kendi elleriyle çocuklarına bunları nasıl yedirdiğine hayret ediyor.
            Ailelerin çocuklarının beslenmelerinde iyi ve kötü olanları ayırt edebilmeleri gerektiğini düşünüyorum. Çünkü çocukların sağlığı ailelerine emanettir. Bize göre kötü olan besinler, bazıları için iyi olabiliyor. Bence daha araştırmacı olup, doğrusu bulunmalı.





GÜLSE ANDIRIN -3/A

GÖRÜNMEZ OLABİSEYDİK

            Eğer görünmez olabilseydim, hep iyilik yapardım. İyileri kötülerden korurdum, herkese yardım ederdim.
            Örneğin, ailemle birlikte gezintiye çıkmış olsaydık. Yolda ilerlerken bir adamın bir kadının çantasındaki cüzdanı aldığını görseydim. Kadının yanına gitseydim.”Üzülmeyin ben size yardımcı olurum.”derdim. Annem ve babamdan izin alarak adamı takip etmeye başlardım. Bu arada da hemen görünmez olurdum. Adam evine gittiğinde cüzdanı bir kasaya koyardı. Adamın cüzdanı sakladığı yer görürdüm. O evden uzaklaştığı zaman hemen cüzdanı sakladığı yerden alırdım. Adam eve gelip cüzdanı bulamadığı zaman eminim çok sinirlenirdi. Ben kadının yanına gidip cüzdanı ona verirdim. Kadın” Çok teşekkür ederim.”derdi ve ailem ile birlikte oradan uzaklaşırdım.
                Yukarıdaki metinde de anlaşıldığı gibi görünmez olabilseydik kötü değil iyi işler yaparak herkesi mutlu edebilirdik.




                            İYİLİK VE KÖTÜLÜK

    Herkesin doğruları, iyilik ve kötülük anlayışları farklı olabilir .Mesela , hırsızlar başkalarının parasını , eşyalarını çalarak kendileri için iyi bir sey yaptıklarını düşünürler ama eşyası çalınan kişi için kötü bir şey yapmışlardır.
    O zaman iyilik ve kötülük neye göre , kime göre değişmektedir.Bunu anlamak için , kendimize , aynı şey bize yapılsaydı , bundan hoşlanıp hoşlanmayacağımızı sormamız yeterli. Kısacası , bize yapılmasından hoşlanmayacağımız şeyin kötü olduğunu söyleyebiliriz. ‘ İyi ‘ise, bize yapılmasından mutluluk duyacağımız şeydir. Örnek  verecek olursak , arkadaşımızın bizden habersiz bir şekilde bisikletimizi sürmesi onun için iyi bir şeyken , bizim için kötü bir şeydir. Ya da, diş doktoruna gidip , ağrıyan dişimizi çektirmek bizim için kötü gibi görünse de , aslında bu bizim iyiliğimiz içindir.
    Bir şeyin kötü olduğunu anlamak için , birinin bizi görmesi , cezalandırması , yakalaması , yargılaması , hapse atması gerekmez .İyi ve kötüyü bulmak için nasıl bir dünyada yaşamak istediğimize karar verip ona göre hareket etmeliyiz.
                                                       Nehir Çağlayan
                                                            3/A
                                                                                                     
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                         İYİYLE KÖTÜ
       İyiyle kötü aynı şey değildir.Kimine göre iyi olan bir şey kötü olarak algılanabilir,kimine göre ise kötü olan bir şey iyi olarak algılanabilir. Bu iki kavram kişiye göre değişiklik gösterir.
        Mesela birine karşı yaptığımız eleştiler karşı tarafın iyiliği içindir. Ama karşı taraf bu eleştiriyi kendisi  için iyi olarak da  algılayabilir,kötü olarak  da algılayabilir. Genel olarak iyilik yapan insanlar;iyiliklerle karşılaşırlar.Kötülük yapan insanlar ise kötülükle karşılaşırlar. Bu iki kavram hayatımızı şekillendirmemizde yardımcı olur.
        Hayatamızda kötülüğe yer vermemeliyiz.İnsanlara daima iyilikle yaklaşmalıyız.İyilik ve kötülük kavramının arasındaki ayrımı iyi kavramalıyız.Kötülük yapan insanlar daima mutsuz olurlar,yalnız kalırlar.İyilik yapan insanlar ise daima mutlu olurlar ve çevrelerinde onları seven birçok insan olur.
                                                                                                             
                                                                                                                  KORAY BALIKÇI
                                                                                                                           3/A



Tuğra Onat
3-A
          KİMİNE GÖRE İYİ KİMİNE GÖRE KÖTÜ
       İyi ve kötü kişiden kişiye değişir. Bir kişi için iyi olan diğeri için kötü olabilir. Çünkü iyi ve kötü aslında yoktur, sadece bizim olaylar karşısında hissettiğimiz duygular, verdiğimiz tepkiler vardır. Peki o zaman nedir bu iyilik ve kötülük?                                                   İyilik ve kötülük çoğunluğun çıkarlarına, düşüncelerine ve duygularına göre hareket eder.
    Tüm insanların homojen olmaması, birbirlerinden önemli farklılıklar göstermesi,aynı olanaklara  sahip olmaması  ise soruyu hangi insan için ''iyi'' ''kötü'' nedir şekline dönüştürür. Bir adım sonra zaman sorunu ortaya çıkar. Bugün iyi olarak değerlendirdiğimizi yarın kötü olarak değerlendirebiliriz. Şüphesiz ki bunu diğer değişkenler takip eder.
       İyi  ve  kötü göreceli kavramlardır.  Herkes için aynı şey değildir .



Mina DAĞTEKİN

HAYALET

            Güneşli bir güne gözlerimi açtım. Bugün günlerden pazar. Anneme “günaydın anneciğim” diyorum, annem tepki vermiyor. Köpeğimi sevmek için uzanıyorum, beni görmüyor. Aman Allah’ım, görünmezim!

            Dışarı çıkıyorum, evde bir önceki akşamdan kalan, annemin çöpe atmak için hazırladığı yemek poşetini alıp sokaktaki hayvanları doyuruyorum. Hayvanlar çok mutlu oluyorlar. O sırada karşıdan karşıya geçmeye çalışan engelli birine yardım ediyorum. Parkta top oynayan  çocuklara katılmak isteyen bir kız çocuğunu fark ediyorum. Çocukların kaçan topunu alıp o kız çocuğuna atıyorum. Diğer çocuklarda onu fark edip oyuna çağırıyorlar. Kız çocuğu çok mutlu oluyor. Yürüyüşe çıkan kör bir amcaya yardım ediyorum. Köpekten korkan bir çocuk için o köpeği oradan uzaklaştırıyorum. Yol kenarındaki kurumuş, üzerine basılmış çiçeklere su veriyorum. Eve dönüşte manavdan elinde bir paketle kaçan hırsız olduğunu anladığım adama çarpıp yere düşürüyorum. Hırsızın elindeki paketteki meyveler yere saçılıyor. Bu sayede hırsızı yakalıyorlar. Eve geldiğimde annemin yorgunluktan uyuduğunu görüyorum. Evde dağınık eşyaları, odamı topluyorum. Köpeğimin suyunu ve yemeğini değiştiriyorum. Bu görünmezlik sayesinde birçok insanı, hayvanları mutlu ettiğimi düşünüyorum. Dinlenmek için yatağıma uzanıyorum.

            Annem “haydi kızım çok uyudun, sabah oldu, uyan artık” dediğini duyup uyanıyorum. Annem bana bakıyor. Günlerden Pazar ve ben aslında görünmeyen sevimli bir hayalet değilim. Bütün bunların çok güzel bir rüya olduğunu anlıyorum. Gülümsüyorum…



           



   Nadide Hanlıoğlu                                                                           
3-A  No:9

Bizim İçin İyi Olan Başkasına Kötü Gelebilir
       Çevremizdeki insanlarla her zaman aynı görüşü paylaşamayabiliriz. Örneğin, severek aldığımız ve okuduğumuz bir hikaye kitabını, okuması için bir arkadaşımıza verdiğimizde o kişiye bu kitap kötü gelebilir.
           Bizim iyi olduğunu düşündüğümüz konular başkaları tarafından kötü olarak adlandırılabilir. Yapmayı becerebildiğimiz şeyler bize kolay gelir. ''Bu işte çok iyiyim.'' deriz. Başka bir arkadaşımız o konuda yetenekli olmadığı için ona kötü gelebilir.
            Bu nedenle, çevremizdeki insanlarla empati kurmalı ve onlara karşı baskıcı olmamalıyız. Yaptığımız şeylere ''kötü'' denilmesi durumunda eleştiriye açık olmalıyız. Üzülüp kendimizi mutsuz etmemeliyiz. Herkesin aile yapısı, kültürü ve de yaşadığı ortam farklıdır. Burada en önemli şey, kişilerin birbirine saygılı olmasıdır.



   Nehir Alabay   -       3/A                                                                                                                                                                                  
                                                               ORMANA YOLCULUK

             Eğer görünmez olma şansım olsaydı,vahşi hayvanların yaşadığı ormanlara giderdim.Orda onlarla birlikte bir kaç gün geçirmeyi çok isterdim.
                                                                                                                                                                            Afrika'nın o güzel ormanlarından birine gittiğimi hayal ediyorum.Aslanlar,filler,kaplanlar,timsahlar,leoparlar,zürafalar,yırtıcı kuşlar,maymunlar vb.hayvanlar ile birlikte üç gün yaşamak sizce de çok eğlenceli olmaz mıydı?Kocaman bir Aslan'ın sırtına binip tüm ormanı gezebilirdim.Beni görmeyeceği için asla bana zarar veremezdi.Veya bir timsahla birlikte nehirde yüzebilirdim.Bir filin sırtında kendimi gökyüzüne ne kadar da yakın hissederdim.Bir şahin ile birlikte gerçekten de göklerde süzülebilirdim.Her ne kadar kokumu alma riskleri varsa da beni göremedikleri için asla bulamazlardı.Onlarla birlikte oyun oynamak,yemek yemek,keyif yapmak ve uyumak çok isterdim.
        Kısacası eğer görünmez olabilseydim hayvanların yaşamlarını çok yakından izleme şansım ve onlara korkusuzca dokunabilme şansım olabilirdi.Böylelikle onları çok daha iyi tanıyabilirdim.





       Özge Dalmızrak-3/A
                           
                                                                     HAYALİMDEKİ DÜNYA
      Herkesin hayalinde bir Dünya vardır.
      Herkes gibi benim de hayalimde bir Dünya vardır. Benim hayalimdeki dünyada her yer tertemiz , gürültü yok , insanlar görevlerini tam yapıyor , hırsız yok ve herkes sözünü tutuyor. Ama bizim normal dünyamızda ise  her yer kirli, gürültü var ,insanlar görevlerini tam yapmıyor ,her yer hırsız kaynıyor ve kimse sözünde durmuyor. Benim hayalimdeki dünyada çocuklar öğretmenlerini dinliyor ve derslerine çalışıyorlar. Bizim dünyamızda ise  çocuklar derslerini dinlemiyor ve çalışmıyor . Dolayısıyla başarısız olurlar ve hep böyle devam eder. Hayalimdeki dünyada çocuklar ödevlerini tam yapıyor. Bizim dünyamızda ise böyle değil.
    Kısacası bizim dünyamızla hayalimdeki dünya arasında dağlar kadar fark vardır.





                                                                    İYİLİK VE KÖTÜLÜK

    İnsanların duyguları , düşünceleri birbirlerinden farklıdır.Bu nedenle herkesin aynı olması beklenemez.
     İşte iyi ve kötü kavramı da herkes Tarafından aynı şekilde ifade edilemez.Canlıları kötülüğün ne kadar berbat bir şey olduğunu düşünür. Bu yüzden de kimseyi incetmemek için uğraşır durur.Bu gibi insanlar için herkes çok değerlidir .Hep iyilik yaparak mutlu olurlar.Örneğin ; yoldan giden Yardıma ihtiyacı olan bir insana yardım eder . Düşen bir çocuğu hemen kaldırır, dalda mahsur kalan bir kediye yardım eder ve incitmemeye çalışır.
      Ne yazık ki içinde iyilik olmayan , canlıları sevmeyen kişiler için aynı şey söylenemez. Onlar birilerine kötülük yaparak mutlu olan ,canlıları incitmeyi seven insanlardır. Iyilik yaptıklarını sanarak aslında kötülük yaparlar . Bundan da büyük zevk alırlar . Örneğin oyun oynarken bilerek arkadaşını düşürür, güler . İnsanlarla dalga geçerek mutlu olur . Aslında  yanındakileri ne kadar üzdüklerinin farkında değildirler.
       İşte bu yüzden iyi ve kötü kavramları aynı değildir .


    Yağız Hasan Mirel 03/A 08


8 Haziran 2015 Pazartesi

SON KİTABIMIZIN "KİM KORKAR YAZMAKTAN?" ÇALIŞMASINI DA TAMAMLADIK.

      "İYİ VE KÖTÜ "KİTABIMIZIN "KİM KORKAR YAZMAKTAN?" ÇALIŞMALARI



             NASIL BİR DÜNYADA YAŞAMAK İSTERDİNİZ?                         İnsanların birbirine   saygılı , iyi kalpli oldukları, başarılı ,gözü tok  ve  kendini ve etrafındakilerini  düşündükleri  bir dünya  isterdim  .Ayrıca insanların bitkilerin ve hayvanların yaşam haklarına da saygı göstermelerini isterdim.Çevreye değer veren ,koruyan insanların doldurduğu bir dünya isterdim.  
           Söylediklerimin tersi olan bir dünyada yaşamak beni üzer ve ruhumu daraltırdı.Böyle bir dünyada yaşamak istemezdim.
          Sonuç olarak  mutlu ve  huzurlu olamanın  yolu bence kendine ,diğer insanlara ,diğer canlılara ve doğaya saygılı insanların yaşadığı bir dünyadır.                                                                                                                                                                ALİ ADA
                                                          3/E -349

                                                                                                                                        
İYİLİK EVRENSELDİR
   İyilik bize yapılmasından mutluluk duyacağımız bir şeydir. Ama yalnızca bize değil herkes için iyi olanı yapmak gerekir.
Ailemle beraber cıvıl cıvıl kuşların öttüğü, sincapların ve tavşanların bulunduğu bir ormana gittik. Bir derenin suyu pırıl pırıl berrak akıyordu. Her taraf çok güzeldi. Biraz ilerde bir inşaat çalışması vardı. Bu bir fabrika inşaatıydı. Babama bu güzel alanda bu fabrikanın niye kurulduğunu sordum. Babamda fabrikada insanların çalışacağını ve evine yiyecek götüreceğini ve bunun insanlar için iyi olacağını söyledi. Mutlu bir günün sonunda evimize geri döndük. Aradan bir yıl geçmişti ve o piknik alanına tekrar gittik. Fabrika tamamlanmış, fabrika bacasından kirli dumanlar güzelim orman kokusunun yerini almıştı. Orman neredeyse yok olmuş, kuş cıvıltılarının yerini fabrikanın sesi almıştı. Berrak akan dere simsiyah akıyordu. İnsanlar için iyi olan fabrika, ormanda yaşayan diğer canlılar için ve doğa için kötü olmuştu. Bizim piknik alanımızı da yok etmişti. Bizim içinde kötü olmuştu.
Yaptığımız hareketlerin ve davranışların bize ve çevremize getireceği şeyleri düşünerek yapmalıyız. Bizim için iyi olanı değil, herkes için iyi olanı yapmalıyız.

                                                                           ALKIN EFE YANMAZ
                                                          3-E/299
                                                                                


                              TÜM GÜN GÖRÜNMEZLİK

       Bu günlerde kendimi çok mutsuz hissediyorum. Sıkıntılarım var. Çok kötü düştüğüm için okula gidemedim. Derslerimden geri kaldığımı düşünüyorum. Okulsuz hayat kötüydü, evde zaman geçiremedim. 
       
      Düşündüm, taşındım. Görünmez olmaya karar verdim.Uçarak okula gidiyorum. Sınıfta öğretmenin yanına oturdum. Hakan'ı gözlemledim. Uçarak Sude'nin yanına gidip gıdıkladım. Sonra Sude birden yerinden hopladı ve çok şaşırdı. Damla problemi çözemiyordu, problemi çözdüm. Öğretmenin arkasına geçip sınıfa nanik yaptım. Tüm sınıf gülüyordu.Öğretmen şaşkın şaşkın bakıyordu.Neler olduğunu anlayamadım.Herkesin yerini değiştirdim.Sınıf kaynıyordu. Okulun mikrofonuna geçip okulu tatil ettim.Çocuklar sevinçten zıplıyordu.

       Çok eğlendim, Ama bu bana yetmedi. Eve geldim. Annem televizyon seyrederken aniden televizyonu kapattım. Annem ''Neler oluyor burada ?''diye bağırdı.Gerçeğe döndüm.Oh, rahatladım! Sıkıntılarım geçti.  

       ''Tüm Gün Görünmez Olmak Çok Güzeldi .''

                                                                      ASLIHAN KALAYCI / 3-E



GÖRÜNMEZ OLSAYDIM

Görünmez olmak , uçmak , nesnelerin içinden geçmek bunlar doğa üstü şeylerdir ve böyle şeylerin gerçekte olmadığını öncelikle bilmemiz gerekir.
Fakat böyle görünmez olmak gibi bir güce sahip olsaydım öncelikle bu gücü iyi yönde kullanmak isterdim. Etrafta dolaşır yardıma ihtiyacı olanlara yardım edilmesini sağlardım. Her ne kadar yanlış olsa da şüphe duyduğum insanların konuşmalarına kulak misafiri olurdum, kötülükleri engellemek için. Merak ettiğim şeyleri araştırma ve görme imkanım olurdu. Fazla merak kediyi öldürür derler ama görünmez olma şansım olsaydı gizli yapılan her şeyi izlemek bilmek isterdim.
Evet, doğaüstü güçlere sahip olma şansı olsa bunu dünyamız ve sevdiklerimiz için en doğru şekilde kullanmamız gerektiğini bilmeliyiz.
                                                            
                                             Sude Ceren NAS
                                               303 / 3-E


                   
                    KİM GÖRÜNMEZ OLMAK İSTEMEZ Kİ ?

     Görünmezlik ; filmlere konu olan ve sadece hayallerimizde var olan bir durumdur.

    “ Görünmez olma şansımız olsaydı neler yapmak isterdim ? “ diye düşününce o kadar çok şey aklıma geliyor ki. Öncelikle arkadaşlarıma muzip şakalar yapmaktan tutun da , suçluları yakalamaya kadar her şeyi yapmak isterdim. Hepimiz çevremizdeki insanların biz yanlarında yokken ne yaptıklarını ya da bizim hakkımızda ne konuştuklarını bilmek isterdim. Bunu gerçekleştirmek için görünmez olmak en iyi çözümdür ! Görünmez olsaydım , mutlaka kahraman olmak isterdim , çünkü insanlara zarar veren kötü adamları yakalar , kazaları önler , zor durumda olan insanlara yardım ederdim , böylece daha iyi yaşanabilir olan ve sorunların daha kolay çözüldüğü bir dünya yaratmış olurdum.

    Görünmezlik , belki hayal olan bir durumdur ancak hayal kurmakta güzeldir. Keşke görünmez olsaydım…


                                                            Damla ALTIPARMAK

                                                                3 / E  - 297


                                                ÖYLE BİR DÜNYA’DA YAŞAMAK İSTERDİM Kİ  …
          Çoğu insan genelde rahat edebileceği bir dünyada yaşamak ister. Fakat durum insanların iç güzelliklerine göre değişir. Bir sürü insan içinin rahat olduğu ve güvenle oh çekebildiği bir dünyada yaşamak isterken, bazılarımız temiz hava, doğal yaşam ve balta girmemiş ormanlarda yaşamak istiyordur. Ancak bu durum her zaman kalbe ve iç güzelliğine de bağlı değildir.
          Belki bu söylediğime inanmayacaksınız ama geçenlerde bir kâbus gördüm. Kâbusumda bir tek bitki bile bırakmadan tüm ağaçları kesiyorlardı. Ve uzaydan bakıldığında, mavi suların mavilikleri kararmış ve gri sular oluşmuştu. Neredeyse hiç yeşil ve kahverengi alan kalmamış ve insanların yaptığı lüks binalarla arabalar görünüyordu. Bu görüntüyü hiç sevmemiş ve başka bir dünyada yaşamak istemiştim. Örneğin; savaşların yaşanmadığı, temiz hava ile dolu, ağaçların kesilmediği, kurallara uyulan, kavga edilmeyen ve barış dolu bir dünyada yaşamak isterdim.
          Son söz olarak, insan sadece rahat edebileceği değil, sevdikleri ile birlikte kendini güvende hissedebileceği bir dünyada yaşamak ister.
                                                                                                              Emek Defne Korkmaz
                                                                                                                          3 /E    



     
                                      BENİM DÜNYAM
Ben öncelikle hava alanlarının çok olduğu bir dünyada yaşamak isterdim. Böylece çok sevdiğim uçaklarla her yere rahatlıkla gidebilirim. Bir diğer isteğim de büyük gökdelenlerin olduğu şehirler kurulması. Her gökdelenin üstünde helikopter pisti olması çok iyi olurdu. Her gökdelenin çevresini kocaman bir park süslemeli. Bu park ve yeşil alanlarda çocuklar doyasıya oynamalı.
Benim dünyamda hiç savaş olmamalı herkes barış içinde yaşamalıdır. İnsanların birbirine saygı gösterdiği, kıskançlıkların olmadığı bir dünya hayal edelim, sevdiklerimiz özellikle çocuklar üzülmesin.
Yaşadığımız dünyada her şey istediğimiz gibi olmasa bile kendi küçük dünyamızı yaratabilir, isteklerimizi gerçekleştirmek için çabalayabiliriz. Bu şekilde dünyamız daha yaşanabilir hale gelir.
Mehmet Deha DENİZ
3/E   No: 284




                                                           İYİLİK VE KÖTÜLÜK
     
İyilik ve kötülük insanların hayatları boyunca,  üzerinde en çok konuştukları ve düşündükleri kavramlardandır. İnsanlar iyiliği ve kötülüğü inançları, düşünceleri, hayata bakış açıları ve toplumsal eğitimleri doğrultusunda kendileri belirlemektedirler.
       İyilik ve kötülük de insanın doğasında vardır ve iki davranış türü de aklın doğru ya da yanlış işletilmesi sonucu ortaya çıkar. İnsanı insan yapan, kendine sorular sormasıdır. Bir şey yapmadan önce kendi kendine sorular sormak, o şeyi yaparken ve yaptıktan sonra üzerinde düşünmek, bunun iyi mi kötü mü olduğunu sorgulamak insana özgüdür. Çünkü azıcık düşündükten sonra, o şeyi yapmak iyi midir, kötü müdür, hemen anlarız. Mesela bir arkadaşımızla koşma yarışı yaparken onu geçmek için itmemiz bizim için iyi olabilir yarışı kazanırız, ama arkadaşımız yere düşüp yaralanır canı yanar bu onun için kötüdür. Ya da bir arkadaşımız okula bir oyuncak getirdi ve bizde çok beğendik, onu kimse görmeden aldık sakladık bu bizim için iyi bir şey olabilir, fakat oyuncağını aldığımız arkadaşımız üzülecek ve oyuncağının kaybolduğunu düşünecek.  Aslında biraz düşününce birilerinin haberi olmadan eşyalarını almanın kötü bir şey olduğunu ya da bu bizim başımıza gelse ne yapardım diye insan düşününce iyi ve kötünün ne olduğunu anlarız. Bir şeyin kötü olduğunu anlamak için bize yapılmasından hoşlanmadığımız şeylerin kötü olduğunu düşünebiliriz, iyi olan herkes için iyi olandır. Mesela dürüst olmak, hırsızlık yapmamak, yalan söylememek bunlar herkes için iyidir.
       İnsanlar nasıl bir dünyada yaşamak istiyorsa ona göre davranmalı ve çocuklarını ona göre yetiştirmelidir. Unutmayalım iyilik eden iyilik bulur, atasözü boşuna söylenmemiştir.
                                                                        


                                                                         EGE  DEĞİRMENCİ  3/E  305




İYİ VE KÖTÜ

       İYİ: İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan.
    KÖTÜ: Kişi veya toplum üzerinde olumsuz etkileri olan, hoşa gitmeyem, beğenilmeyen.
     Bu iki kelimenin sözlük anlamlarına bakıldığında zıt anlamlı oldukları görülmektedir. İyi ve kötü kişiden kişiye değişen göreceli bir kavramdır.
     Canlılar kendi yaşamlarına göre iyi ve kötüyü belirler. Bu kavramların belirlenmesinde çevre de etkili olur. Mesela bir kedinin kuşu yakalayıp yemesi bizim için kötü, kedi için ise iyidir. Çünkü kedi o kuşu yakalarken kendini ve yavrularını doyurmayı düşünür. Biz nasıl yaşamak için beslenmek zorunda isek onlarda beslenmeli. Başka bir örnek verecek olursak bizim için sebze yemek kötü, annemiz için ise iyidir. Aslında sebzeler sağlıklıdır, ama biz tatsız bulduğumuz için kötü deriz. Bizim tele vizyonda seyrettiğimiz çizgi film bizim için iyi, annelerimiz için ise kötüdür.
   Bizim yapmaktan keyif aldığımız ve iyi olarak nitelendirdiğimiz şeyler aile büyüklerimiz ve öğretmenlerimiz için uygun değil ise kötü olarak nitelendiriliyor. Buda gösteriyor ki iyi ve kötü herkes için aynı şeyler değildir.



                                                                                          EGE GÜLTEKİN
                                                                                                  3/E 287



NASIL BİR DÜNYADA YAŞAMAK İSTERİM
Savaşın, düşmanlığın, vahşetin yerine barışın , huzurun, mutluluğun olduğu bir dünyada yaşamak isterdim. Suratı asık insanların yerine, mutlu gülen insanların olmasını isterdim.
Tahminim herkes barışın, huzurun, mutluluğun olduğu bir dünyada yaşamak ister. Doğaya, hayvanlara, insanlara saygı duyulan bir yerde yaşamak isterdim. Sevginin hüküm sürdüğü kötülüğün olmadığı bir yerde temiz havanın olduğu yerde yaşamak isterdim. Havayı ve doğayı kirleten fabrikaların yerine havayı kirletmeyen fabrikalar yapılmalı bence.
Siz de böyle bir dünyada yaşamak istemez miydiniz?

                                                                                      Egemen Ekiz
                                                                                         3-E / 330




                                   İYİLİK VE KÖTÜLÜK
       Elimizle tutup gözümüzle görmediğimiz şeyler tartışmaya açıktır.Bu konularda farklı düşünebilir.
        İyilik  ya da tersi olan kötülük böyle bir kavramdır.Benim çok iyi olduğunu düşündüğüm bir olay ya da davranış bir başkasına kötü gelebilir.Mesela;kalemlerinin ucu kötü diye arkadaşımın bütün kalemlerinin ucunu ona iyilik olsun diye açarım.Arkadaşımın bu iyiliğe çok mutlu olacağını düşünürüm.Ancak arkadaşım buna sevinmeyip,kızabilir.Çünkü o kalemlerini o şekilde kullanmayı seviyordur.Benim iyilik diye adlandırdığım bir hareket başkasına iyi gelmeyebilir.Onu üzebilir.
         Davranışlarımızda ve düşüncelerimizde kötülükten değil iyilikten yana olmalıyız.Bunu yaparken de karşımızdaki kişiyi unutmamalıyız.

                                                                               ELİF ORGANGİL
                                                                                        3/E




                     NASIL BİR DÜNYADA YAŞAMAK İSTERDİM?

   Ben savaşların olmadığı, güvenli olduğum, yeşillikler içinde ve saygı içinde bir dünyada yaşamak isterdim.

   Savaşlar dünyada birçok kişinin ölmesine, yaşadıkları yerleri terk etmesine neden olur. Oysaki savaşların olmadığı bir ne güzel olurdu değil mi? İnsanların ölmediği, yurtlarını terk etmediği bir dünya her şeyden daha iyi olurdu.

   Doğanın kirletilmediği, ağaçların kesilmediği bir dünyada yaşamak isterdim. Hayvanların korunduğu, onlara zarar verilmediği bir dünyada yaşamak isterdim. Temiz havayı içime çektiğim ve daha sağlıklı olduğum bir dünyada yaşamak isterdim.

   İnsanların birbirlerine saygı duyduğu, saygı içindeki bir dünyada yaşamak isterdim. Mutlu, huzurlu bir dünyada yaşamak isterdim.

                                                   EMİRHAN TASOUJİ / 3-E





                           GÖRÜNMEZ KAHRAMAN

          Görünmez olmak iyiye de kötüye de kullanılabilir bir özelliktir. Mesela görünmez olsaydım bir banka soygunu yapabilirdim. Belki çok da zengin olabilirdim. Ancak bazı insanların haklarını ve paralarını onlar bilmeden ve istemeden almış ve haksızlık etmiş olurdum. Zengin olabilirdim ama mutlu ve huzurlu olamazdım.Görünmez bir hırsız ve kötü bir insan olurdum.
           Ben görünmez olsaydım bir kahraman olmak isterdim. Mesela hırsızları çok kolay yakalayabilirdim. Ellerindeki silahları kimseye zarar vermeden alabilirdim. Onları kaçarken kolaylıkla düşürebilirdim. Görünmeden aralarına girip planlarını öğrenebilir ve polislere haber verebilirdim kötü insanların yakalanmasını sağlardım.
           Ben görünmez olsaydım, fakir ve yardıma muhtaç insanlara yardım ederdim. Böylece benim kim olduğumu bilmezler ve kendilerini bana borçlu hissetmezlerdi. Sevdiğim insanların bana söyleyemedikleri ihtiyaçlarını öğrenip onları kolaylıkla mutlu edebilirdim. Görünmez kahraman olurdum.


AD:Hakan
SOYAD:Geyik
NO:331
SINIF:3-E





         İYİ VE KÖTÜ HERKES İÇİN AYNI ŞEY DEĞİLDİR

       İyi ve kötü herkes için aynı şey değildir. Mesela,
* Bir aslan için bir fareyi yemek iyidir, fare için aslanın onu yemesi kötüdür.
*İnsana göre çiçek koparmak iyi, arıya ve çiçeğe göre kötüdür.
*Bazılarına göre çevreyi kirletmekten bir şey olmaz. Bazılarına göre de çevreyi kirletmek kötüdür.
*Babanın sana pahalı bir oyuncak alması sana göre iyi, babaya göre para israfıdır.
     Yani bu şöyle bir şeydir. Bana göre bunu yapmak iyi yapmamak kötüdür, sana göre bunu yapmak kötü, yapmamak iyidir. Herkesin iyi ve kötü hakkında farklı düşünceleri vardır.
      Kısacası  herkes için iyi ve kötü aynı şey değildir.                                    
                                                              NEHİR GÜLERCİ
                                                                                                                                                                3/E  





GÖRÜNMEZLİK

Görünmez olsaydım, çok eğlenebilirdim. Kimse beni görmediği için her yeri gezerdim.
Mesela para vermeden sinemaya giderdim. Otururdum, kimse beni görmezdi. Sınavlarda kopya çekerdim. Tabiî ki şaka yapıyorum. Belki de gizli ajan olurdum. Kötü insanların planlarını öğrenir ve onlara engel olurdum. Kötülüklere engel olurdum. Savaşlara, kavgalara ,ölümlere…
Hırsızları yakalardım. Bazen de komiklikler yapardım. Arkadaşlarımın kulaklarını eller,onları gıdıklardım. Eşyaları havaya kaldırıp onları korkuturdum.Hayalet   var   sanırlardı.
       Belki bir gün görünmezlik keşfedilirse, ben görünmez olabilirim. Büyüyünce bunu araştırmak isterim. Bilim eğlenceli ve keşiflerle dolu. En güzeli de yeni bir şeyler araştırmak. Başlamak, çalışmak ve sonuçlandırmak.
 Umarım bir gün görünmez olurum. Ben bulamasam da bulunur ve tüm bu eğlenceleri yaşar.
                                               

                                             ÖZER KAVAKDİBİ
                                                   3/E




             
                               GÖRÜNMEZ OLSAYDIM
            Görünmez olsaydık ne yapardık?Siz ne yapardınız?Ne ile görünmez olmak isterdiniz?Ben şöyle görünmez olmaya başlardım:İlk baş bolca araştırma yapardım.Sonra gerekli malzemeleri alırdım.Daha sonra hangi şekilde (sihirli asa,toz,iksir vb.)yapacağımı karar verirdim .(Ben görünmezlik tozunu seçerdim).Daha sonra görünmezlik tozunu yapardım.Ve en sonunda görünmezlik tozunu üstüme serperdim.

            Bu tozu nasıl kullanacağımı örnek vermek gerekirse:İlk olarak ben okulda arkadaşlarıma güzel şakalar yapardım.Kavga edenlere"Kavga etmek çok kötüdür."diyerek onları barıştırırdım.Peki siz ne yapardınız?

             Yalnız,görünmez olursak çok dikkatli olmalıyız.Küçücük bir hata,çok büyük sorunlar açabilir.Bu yüzden bunun için çok dikkatli olmalıyız.

                                                                            SELİM GÜRBÜZ
                                                                                        3/E




GÖRÜNMEZ OLSAM

Bana sihirli bir değnek dokunsa ve ben görünmez olsam ilk yapacağım şey arkadaşlarımı şaşırtmak olurdu. Örneğin kemanımı elime alır bir şarkı çalardım. Arkadaşlarım kemanın havada kendi kendine çaldığını düşünür ve şaşırırlardı. Onların yüzlerindeki ifadeleri görmek eminim çok heyecanlı ve eğlenceli olurdu.
Aslında hayal kurarken aklıma kötü şeyler de gelmedi değil. Örneğin istediğim türlü türlü yaramazlıkları yapardım ve kimse benim yaptığımı anlamazdı. Ama sonra da pişman olacağımdan eminim. Bu yüzden hayallerimdeki bu kötü sahneyi hemen siliyorum ve görünmezliğimi daha faydalı şeyler için nasıl kullanabileceğimi hayal etmeye devam ediyorum. Görünmez olarak yapabileceğim en iyi şey, çekindiğinden dolayı kimseden yardım dileyemeyen fakir insanlara yardım etmek olurdu. Evlerine girer, yiyecekler, giyecekler ve para bırakırdım. Böylece onları mutlu edip, kendim de mutlu olurdum.
Gerçekte görünmez olmak mümkün olmayacağından, böyle doğaüstü bir özelliğe sahip olunca, ne yaparsanız yapın yerçekimini ortadan kaldırmış gibi bir görüntü meydana gelir. Bu da görünmez olmanın en zevkli tarafıdır herhalde.

                                                                                   Simay DEMİR / 3-E



BENİM DÜNYAM
         Benim dünyam ne fakir olsun ne de zengin olsun. Çünkü;
·      Herkes zengin olursa kimse iş yapmaz ve çalışmaz.  
·      Herkes fakir olursa dilenci çok fazla olur. Kimse mutlu olmaz.
Bu yüzden fakir de olmalı, zengin de olmalı. İnsanlar paylaşmalı, birbirine yardım etmeli.
Benim dünyam temiz olmalı, kimse hastalanmamalı. Herkes sağlıklı ve mutlu yaşamalı.
Benim güzel dünyamda sadece insanlar bulunmaz. Hayvanlar ve bitkiler de benim dünyamda yer alır. Benim dünyamda hiç kimse hayvanlara ve bitkilere zarar vermez. Bitkiler benim dünyamın en güzel süsleridir. Hayvanlar ise gönüllerince yaşar. Kimse onların yaşam hakkına engel olmaz, hayvanlara zarar vermez ve onları incitmez.
Benim dünyamda nehirler pırıl pırıl akar, nefes aldığımız hava mis gibi kokar. Denizler masmavi, gökyüzü berrak ve güneş ışıl ışıldır. Benim dünyamda herkes kardeş, herkes arkadaştır. Kavga ve küslük yoktur.  J
                                                                                  YİĞİT ERMAN
                                                                           3/E - 335 J J





                                                       İYİ VE KÖTÜ
            

           İyi ve kötü aynı şey değildir. İyi ve kötü insanların ve hayvanların olumlu ve olumsuz yönleridir. Mesela bir kurt varmış. Kurdun karnı çok açmış, çayıra gitmiş ve bir koyun görmüş. Kurt koyunu yiyecekmiş ki koyun demiş :”Kurt kardeş beni lütfen yeme.” Ama kurt koyunu dinlememiş.Koyunu afiyetle yemiş.
          Kurt için yaptığı iyi.Çünkü karnını doyurması gerekiyor.Ancak  koyunu düşünürsek onun açısından kötüdür.Çünkü yaşamını kaybetti. İyi ve kötü işte böyle bir şey.  
          Kısaca söylemek gerekirse, birine göre iyi olan davranış başka birine göre kötü olabilir.Biz en güzeli herkese göre iyi olan davranışları tercih edelim.

                                                                                          Naz Sözüdüz
                                                                                           2/E   293 




                                HERKESİN DÜŞÜNCESİ FARKLIDIR

       Herkesin düşüncesi farklıdır. Yani herkese göre iyi ve kötü farklı olabilir.

       Herkesin düşüncesi farklıdır derken bunu örneklerle anlatmak isterim.Çocuklar  kar  yağışını severken yetişkinler  sevmez.Niye dersek  çocuklar kardan adam yaparak eğlenirken yetişkinler işlerine gecikecekler diye ya da  yolda kalacakları için endişelenirler  yani sevmezler. Bazı erkekler  aksiyon filmlerini sever kızlar sevmez.Çünkü  erkekler içinde hareket olan olan filmleri izlemeyi sever ;kızlar ise daha romantik filmleri izlemeyi. Kızlar  evcilik oynamayı sever çünkü kızlar  bebekleri severler. Erkekler savaş oyunlarını .Biri patlamış mısır sevebilir çünkü damak tadına  uyuyodur ama diğer kişinin uymuyordur,tercih etmez.

        Kısacası tercihlerimizi bize göre iyi ve güzel olandan yana yaparız.Başka biri de bize göre iyi olmayan ama  kendine göre iyi olanı tercih edecektir.Önemli olan birbirimize tercihlerimizden dolayı saygı göstermektir.


                                                           İrem Güleryüz
                                                               3-E / 332