19 Mart 2015 Perşembe

18 Mart 2015 Çarşamba

3-A SINIFI 5.KİTAP "KİM KORKAR YAZMAKTAN?" ETKİNLİKLERİ

                           5. KİTAP- HAVUZ PARTİSİ                          


İsim : Azra Memili

Sınıf : 3/A
No.   : 50
Kelime Sayısı : 197
                                              GÜLME SORUNA, SORUN GELİR BAŞINA

Konu : Gülme Komşuna Gelir Başına
Anlamı : İnsan başkasının başına gelen kötü bir olayla alay etmemelidir. Gün olur öyle bir olay kişinin kendisinin başına gelebilir.
               
                Günlük hayatımızda birçok aksilikle karşılaşabiliriz. Aynı şekilde diğer insanların başına da beklenmeyen kötü şeyler gelebilir. Etrafımızdaki insanların başına kötü bir iş geldiğinde onların üstüne gülmemeliyiz. Çünkü bu gibi durumlarla bir gün biz de karşılaşabiliriz o zamanda insanlar bize gülebilirler. Bu konuda şu şekilde bir örnek verebilirim; Okulda bir beden eğitimi dersimizde yakartop oynarken voleybol kursunda öğrendiğim manşet vuruşunu denemek istedim. Oynadığımız top çok sert olduğundan ve daha yeni voleybol öğrendiğimden vuruşumu iyi ve güzel yapamadım. Bunun üzerine arkadaşlarım bana güldüler. Bir süre sonra üstüme gülen arkadaşlarım da güzel vuramadılar.

                Bir başka olay örnek verecek olursak; Bir gün caddede yürürken önümde yürüyen bayanın ayağı taşa takıldı ve düştü. Başka bir bayan da o düşen bayana güldü ve yoluna devam ederken o bayan da düştü.

                Sonuç olarak; insanların üstüne gülmek yerine onlara yardımcı olmalıyız.


 ATAKAN ÇETİNEL
3-A /   34  


                          BAŞLAMAK VE BİTİRMEK

       Bir işi yapmaya başlamak onu yarı yarıya bitirmektir. Bir işe başlarken onu bitirememek, başaramamak korkusu yaşanır. Fakat işe
başladığında, o kadar da korkulacak kadar zor olmadığı görülür ve gerisi de kolayca gelir.
      Biz öğrencilerde bu duyguyu yaşarız. Örneğin, bir kompozisyon ödevim olduğu zaman bir türlü başlamak istemem. Başlamaya çok zorlanırım.
     Başlamayı sürekli ertelerim. Sonra gönülsüz başlarım. Fakat ,bir başlayınca arkası gelir ve o görevi bitiririm. Bazen de canım puzzle yapmak ister.Fakat puzzle hazırlamaya üşenirim. Sürekli ertelerim. Sonra dayanamam hazırlarım. Bir başlarım,zamanın nasıl geçtiğini fark etmem. Yarısını  yapmayı düşündüğüm puzzle  bir de bakmışım hepsini bitirmişim.
      Bir işe başlamak bitirmenin yarısıdır. Başlayınca gerisi geliyor ve kolayca bitiyor.


                       Başlamaktan Korkmayalım
   Bir işe başlamak bitirmenin yarısıdır. Kişi bir işe başlarken başaramama korkusu taşıyabilir , çeşitli sorunlar , şüpheler yaşayabilir. Ancak başladıktan sonra ve gerçekten çabaladığında işin sonunun çabucak geldiğini görür.

   Örneğin ben bazen çok ödevim olduğunda bitmeyeceğini , uzun süreceğini düşünürüm. Oysa ki en zoru masaya kadardır. Masaya oturup ödevime başladığımda ve motive olduğumda kolayca derslerimi , ödevlerimi tamamlıyorum. İş hayatında da kişi istekliyse , hırslıysa , işine dört elle başlarsa her şey çabucak biter. Örneğin , çiftçinin zorluğu tohum atmaya başlayana kadardır. Güzelce bakımını yaparsa kısa zamanda verimli ürünler alır.

  Bir işe başlamak onu yarı yarıya bitirmektir. Temeli sağlam bir başlangıç bizi hep başarıya götürür ve iyi bir bitişin en önemli adımıdır. Başlamaktan korkmayalım.

                                                                                                                                                      Bade Kardaşlar   3A    19




BARIŞ EGE DAĞ                                         

                                                    GÜLME KOMŞUNA GELİR BAŞINA

            Hepimiz insanız ve hepimizin hataları olabilir. Bu hata karşısında gülen insanlar ise bir gün mutlaka aynı durum ile karşı karşıya kalabilirler.
           Yolda giden iki arkadaştan birisinin ayağı takılmış ve yere düşmüş. Diğer arkadaş ise yere düşüp dizini yaralayan ve pantolonunu yırtan arkadaşını yerden kaldırmak yerine yırtılan pantolonuna bakıp kahkaha atmaya başlamış. Bu kahkahalar yere düşüp kendini yaralayan arkadaşın çok zoruna gitse de belli etmemeye çalışmış.
         Aynı arkadaşlar birkaç hafta sonra yine yolda giderken bu sefer öteki arkadaşı ayağı taşa takılır ve yere düşer. Yere düşen çocuk ayağını burkmuştur ve canı çok yanmaktadır. Bunun üzerine diğer arkadaşı yere düşen arkadaşını kaldırarak:’’Ya gördün mü, gülme komşuna gelir başına.’’ Der.
        Bunun içindir ki insanlar başkalarının uğradıkları kötülüklere sevinmemelidir. Çünkü gün gelir, aynı durumlar belki de daha şiddetli olarak kendi başlarına gelir.





Başar  SARIKAYA
3/A
NO: 18
KİM KORKAR YAZMAKTAN
KONU:  Bir işe başlamak onu yarı yarıya bitirmektir.
BAŞLARSAN YAPARSIN
Ödevim olduğu halde oyun ve eğlenceden ayrılıp, ödevin başına oturmadığımda o ödev asla bitiremem. Önemli olan ödeve başlayabilmemdir. Ödev ne olursa olsun başladığımda mutlaka bitiririm.
Okuduğumuz kitapta Moli adındaki kız yüzmekten korktuğu için yüzmek istemiyordu. Arkadaşının desteği ve vücuduna bağladığı balonların verdiği cesaretle havuza girmişti. Yüzmeye başlayınca, bundan zevk almış, yüzebildiğini görünce de devam edip havuzu boydan boya yüzmüştü.
Bir işi ya da görevi yapmaya karar verir, onu nasıl bitireceğimizin planını yaparsak eninde sonunda mutlaka bitiririz. Örneğin; Hazerfen Ahmet defalarca uçmayı denemiştir. İnsanlar onunla dalga geçmişler, zamanını boşa harcadığını söylemişler. O hiç vazgeçmemiş ve sonunda Galata Kulesinden uçmayı başarmıştır.
Atatürk Samsun’a çıktığında ülkenin her tarafında düşman vardı. Zamanın yöneticilerinin hiç birinde kurtulma umudu kalmamıştı. O hiç yılmadan, cesaret ve azimle düşmanlarının üzerine gitmiştir. Yalnızca düşmanı yurdumuzdan atmakla kalmamış, yeni bir cumhuriyet kurmayı da başarmıştır.




 Bensu   ATLI                                                                                                     
3 – A  / No : 30

 EVP Ödevi            
 KONU : Bir işe başlamak onu yarı yarıya bitirmektir.
        
                               İŞİN EN ZOR TARAFI
Bir işin zor ve kolay yolu vardır. Bu işin en zor yanı o işe başlaya- bilmektir.Ama bir kere başlamayı başarabilirseniz gerisi çok daha kolay gelir. Örnek olarak Patronların işi zordur. Çünkü Patronlar hepimiz uyurken işe başlarlar. Yani çok erken kalkar.
Her insanın bir işi vardır. İnsanlar çalışmasalar bile kadınlar örgü örüp yemek yapabilirler. Erkekler ise ekmek alıp , gazete okuyabilirler.
Mesela kitabın çok fazla sayfası olabilir. Başlamak istemeyebiliriz, ama başlayıp bırakamayabiliriz. Çünkü kitap bize zevkli gelir ve bir çırpıda okur bitirebiliriz. Bir işe başlamaktan korkmamalıyız. Başlayıp hemencecik bitirebiliriz. Yani bu işi yarım bırakmadan bitirmiş oluruz. Sonuç olarak İnsan kendine güvenmeli; ben bu işi bitirecem deyip işe başlamalı ve bitirmelidir.



BUSE NAZ ASLAN
3-A /15




                                                       PLANLI ÇALIŞMAK

             Bir işi yapmak için önce o işi kafamızda planlamalıyız. Çünkü plansız yapılan bir iş başarılı olmaz. Hepimiz yaptığımız işlerde başarılı olmak isteriz.Zor bir işi planladığımız  zaman gözümüzde büyütmemeliyiz ve  zoru kolaya çevirebiliriz,
      Mesela ailemiz bize görev verdi.Bahçedeki çitleri boyamamızı istedi.İlk önce nasıl yapacağımızı planlamalıyız. Daha sonra nasıl yapacağımızın hareketini buluruz ve çitleri boyamaya başlarız. Birkaç günümüzü alır ama pes etmemeliyiz.O yüzden görev verilen şeyleri planlamalı ve uygulamalıyız. 
          Bir işi başlayıp zor diye bırakmamalıyız ve bir kaç günümüzü de alsa pes etmemeliyiz. Bir işe başladığımızda eğer geç vakit olduğunda en azından yarısını bitirmiş olursunuz.O yüzden bir işe başladığımızda gözümüzde büyütmemeliyiz


DEMİR EVYAPAN
3/A
                                                           HAVUZ  VE DENİZDE  ŞAKALAŞMA
Havuz  ve  denizde  bizim  için tehlikeli  olabilecek  kazalar  olabilir. Bu kazalara karşı havuz ve deniz  kenarında  bizi bekleyen  tehlikelere  karşı  dikkatli  olmalıyız.
Özellikle havuzda  ortam  ıslaktır ve  zemin  serttir. Yürürken ve özellikle koşarken kayıp düşebiliriz.
Kayıp düşersek bir tarafım yaralanır  veya  kırılabilir. Havuzda arkadaşlarımızla koşuşmamalı, birbirimizi itmemeliyiz. Çünkü  kolayca  düşme ve  çarpma gibi  kazalar  olabilir.  Yüzme bilsek bile  böyle  kazalara  karşı  korumasız  durumdayızdır. Yüzmeyi  bilmeyenler  için  havuza  düşmek  çok  tehlikelidir. Çünkü  boğulabilirler  o  yüzden  yüzme  bilmeyen  küçük  çocukların deniz ve havuzlara  yaklaşmamaları  gerekir.Şakalaşırken  havuz başında ani ve sert hareketler yapmamalıyız.Yüzme bilmeyen birisi için havuza atılmak çok tehlikelidir.Çünkü boğulabilir ,yüzmeyi bilen birisi bile şakayla suya itildiğinde ters bir hareketle suya düşerse boğulma tehlikesi geçirebilir.
Örneğin geçen Ağustos ayı arkadaşlarım Serdar ,Sima ve ben havuza gitmiştik orada şakalaşıyorduk Serdar beni su kaydırağından itti ve havuza düştüm.Az kaslı su kaydırağının altına girerek boğuluyordum.Ama sonra oradan uzaklaşmaya çalıştım.Sonra ona kızdım ve bir daha yapmamasını söyledim.Sonra benden özür diledi.
Havuzda ve denizde şakalaşmak doğru değildir can güvenliğimizi tehlikeye sokar.


Deniz AKSOY
    3/A 79





                                         Ahh ! Şu Havuz ve Deniz Kazaları.

      Arkadaşlar çoğumuz denize ve havuza girmeyi çok sever . Ama her havuzda bazı havuz ve deniz kuralları vardır. denizde ve havuzda şakalaşmak kötüdür.İşte şakalaşmanın sonuçları şunlardır.

      Eğer arkadaşımızı veya ailemizden birini suya batırırsak boğulabilir.Mesela Rabi Mali'yi aşağıya çekti ama Mali kimin yaptığını bilmiyordu ve Mali karaya öksürerek çıktı.Mali az kalsın boğulup hastahanelik olacaktı.yerler ıslak ve kaygansa koşup arkadaşlarımızı itmemeliyiz . İtersek burnu kanar  ,başını , kolunu , belini kırabilir. Ellerimiz büyük ve güçlü ise havuza ve denize vurmamalıyız . Çünkü şezlongtakiler ıslanır ve karşımızdakinin gözüne , burnuna ve kulağına su kaçar.  
         Yukarıdaki olaylar olmaması için çok dikkatli olmalıyız. Bu olaylar yaşanırsa aile büyüklerimize haber vermeliyiz.    


                  Gülme Komşuna Gelir Başına
     İnsan sosyal bir varlıktır. Günlük hayatında bir arada yaşadığı, karşılıklı etkileşim içinde olduğu birçok insan vardır. bu insanlarla güzel ilişkiler kurmak kişinin kendi elindedir. Bu ilişkiler esnasında karşılıklı sevgi ve saygı çerçevesinde davranılmalıdır.
     Her insanın zaman zaman gülünç duruma düştüğü anlar olabilir. Ya da herkes zamanla    istenmedik durumlara düşebilir. Bu durumda karşımızdaki insanını kınamamak, onların düştüğü bu durumla dalga geçmemek gerekir. Çünkü yaşanan bu olay gün olup bizim başımıza da gelebilir. O gün geldiğinde üzülmemek, kendimizi kötü hissetmemek için biz de insan ilişkilerinde böyle anlarda anlayışlı olmaya dikkat etmeliyiz.
    İnsanoğlu her zaman süt liman bir denizde yüzmez. Birçok fırtına, hayat denizinde bizleri beklemekte. Gün olur iyi günler geçirir, gün olur çalkantılı bir suda boğulmamak için mücadele ederiz. Böyle anlardan en kolay şekilde kurtulabilmek için dostlarımıza ve diğer insanlara ihtiyaç duyarız. Zor günümüzde yanımızda onları bulabilmek için biz de onların zor gününde onlara destek olmalıyız. İnsanların zor zamanlarında onlara destek olmayıp, onlarla alay etmek erdemli bir insana yakışmayacak davranışlardandır.                                                                                    
                                                                                                           
                                                                                                                Efe Berk  Erdoğan



EYLÜL   SOYDAŞ
  3-A          122
                                                                                SULU ŞAKALAR
     Havuzda veya denizde yüzerken çok eğleniriz. Ama bu alanlarda yüzerken dikkat edeceğimiz bazı kurallar vardır. Bu kurallardan bazılarını size söyleyeceğim; şakalaşmamak, koşmamak, havuz veya denizin içine tükürmemek, boğulmaya sebep olacak hareketler yapmamak, içlerine çöp atmamak vb. kurallar vardır. Konumuzda da dediği gibi en çok şakalaşmama kuralından bahsedeceğim sizlere.
     Havuzda veya denizde şakalaşırsak başımıza kötü şeyler gelebilir. Örneğin; başımızı çarpabiliriz, boğulabiliriz, nefessiz kalabiliriz, hafif yaralanmalar hatta ölüme kadar devam edebilir. Mesela arkadaşımızla havuzda şakalaştık diyelim. En basitinden arkadaşımız su yuttu. Belki de artık sudan korkuyordur. Bu arkadaşımız belki artık hiç havuza girmez. Kendimizi kötü hissederiz. Şakalaşmanın en ağır sonucu ise şakalaştığımız kişinin boğulup ölmesidir. Veya su kaydıraklarında şakalaşırsak arkadaşımızın bir yerinin kırılmasıdır. Bu anı hiç unutmayız. Kendimizi kötü hissederiz. Kendimizi affedemeyiz.
     Bu kazaların oluşmamasını istiyorsak lütfen kurallara uyalım. Havuzda ve denizde birbirimizin sağlığını tehlikeye atacak şekilde şakalaşmayalım.

 GÜLSE ANDIRIN
3/A
                                                           GÜLME KOMŞUNA GELİR BAŞINA
               Herkesin bildiği gibi “Gülme komşuna gelir başına”sözü birine komik bir şey olduğunda gülen kişinin ona gülmesidir,anlamında kullanılır.İşte size bunun bir örneği:
               Biz kuzenimle aynı tenis kursuna gidiyorduk.Ben başka bir hocayla,kuzenim başka bir hocayla oynuyordu.Kuzenimle hoca oynarken hoca yanlışlıkla auta attı.Kuzenim hocaya atamadı diye çok güldü sonra da tenis oynamaya devam ettiler.Kuzenim de topu auta gönderince hoca gülerek “Gülme komşuna gelir başına”dedi.Kuzenimde güldü ve oynamaya devam ettiler.
              Bu örnekten de anlayacağımız gibi birine komik bir şey olduğunda gülmemeliyiz, eğer gülersek aynı şey bizim de başımıza gelebilir.

                          BAŞLANINCA YARIYA GELİNİR
       HER ŞEY YAPMAK İSTEDİĞİMİZ İŞE BAŞLAMAYLA BAŞLADIĞIMIZ ŞEYİN OLSA DEVAMI YAVAŞ YAVAŞ DA OLSA GELİR.                                                                                                                                            
       MESELA AİLENİN BİZE BİR GÖREV VERDİ .ÇİTLERİ BOYAMAK.ÖNCE NASIL BOYAYACAĞIMIZA PLANLANIR . SONRA SEÇTİĞİMİZ RENKLERLE ÇİTLERİ BOYAMAYA BAŞLARIZ. AMA BİZ HAYDİNEYSE YARIN YAPARIM DERSEK O İŞİ ÇOK ZOR BİTİRİRİZ . AMA HİÇ TEREDDÜT ETMEDEN TAMAM DERSEK O İŞİ BİR VEYA İKİ SAATE BİTİRİZ .ZATE BAŞLAYINCA  NERDEYSE YARILAMIŞIZDIR .BÖYLECE HEM BAHÇELER ÇOK GÜZEL OLDU HEM DE AİLENİN VERDİĞİ GÖREVİ TAMAMLAMIŞ OLDU . HEM BEN DE BU KOMPOZİSYONA BAŞLAMDAN ÖNCE  BEN BU KOMPOZİSYONU NASIL BİTİRİRİM DEMİŞTİM AMA BAŞLAYINCA YARIM SAAT YA DA 1 SAAT İÇNDE BİTİRİRİM DİYE DÜŞÜNDÜM .ÇÜNKÜ İLHAM GELİYORDU VE HEMEN  YAZIYORDUM.HERŞEY GERÇEKTEN BAŞLANINCA YARIYA GELİR .


                                                                  KEREM YILDIRIM 3/A
   

MELEK LAÇİN ÖZKARDEŞLER
3-A  /  73




                                                     SU İLE ŞAKA OLMAZ

        Denizde ya da havuzda şakalaşmak, çoğu zaman eğlenceli olsa da aslında çok kötü sonuçlar doğurabilir.Yüzmeyi çok iyi bilsek bile denizde ya da havuzda asla şaka yapmamalıyız.

       Geçtiğimiz yaz, sitemizin havuzunda yüzerken yaşanan olayı sizinle paylaşmak istiyorum.Yazın bizim sitemizin havuzunda çok fazla çocuk ve genç bir arada yüzerler.Bir gün genç ağabeyler havuzda zıplayarak, suya atlayarak eğleniyorlardı.Bir tanesi suyun içine daldığı sırada diğeri onu görmeyerek üzerine atladı.Sonuçta altta kalan ağabeyin boynu kırıldı.Bütün bir yazı boynu alçıda geçirdi.Onu görmeden suya atlayan kişi ise üzüntüsünden kahroldu.Aslında hepimiz çok üzüldük ama bu bize ders oldu.

      Bir diğer örneği ise annemin kuzenlerinin başına gelen olayla anlatmak istiyorum.Gül teyzem ve Sevi teyzem yazın denizde yüzerken kıyıdan çok uzaklaşmışlar.Yüzme bilmeyen, ama kano süren bir kişi de onlara çok yakınmış.Bu kişinin kanosu devrilmiş ve adam suya düşmüş.Suya batıp çıkan adamı görünce önce şaka yaptığını düşünmüşler.Fakat bir süre sonra adamın boğulmak üzere olduğunu anlayınca hemen onun kollarından tutarak kanonun üzerine çıkarmışlar.Kıyıya geldiklerinde adam onlara çok teşekkür etmiş.


     Sonuç olarak denizde ve havuzda şakalaşmanın çok tehlikeli olduğunu anladık.Suda şaka yapmayalım, yapanları da uyaralım.




ZOR ZAMANDA İNSAN OLMAK

            İnsanlar günlük hayatta birarada yaşadığı için karşılıklı diyalog içinde olurlar. Bu insanlarla güzel ilişkiler kurmak bize bağlıdır. Bunun için karşılıklı sevgi ve saygı çerçevesinde davranılmalıdır.

            Her insanın zaman zaman gülünç duruma düştüğü anlar olabilir. Ya da herkes zamanla istenmedik durumlara düşebilir. Bu durumda karşımızdaki insana gülmemek, onların düştüğü bu durumla dalga geçmemek gerekir. Çünkü yaşanan bu olay gün olup bizim başımıza da gelebilir. O gün geldiğinde üzülmemek, kendimizi kötü hissetmemek için, biz de anlayışlı olmalıyız. Mesela, kilolu bir arkadaşımızın görüntüsü yüzünden onunla dalga geçersek, o çok üzülür ve kendini dışlanmış hisseder. Üstelik zamanla biz de kilo alabiliriz ve o duruma gelebiliriz. Bizimle de başkaları dalga geçebilirler. Zor günümüzde yanımızda arkadaşlarımızı bulabilmek için biz de onların zor gününde destek olmalıyız.

            İnsanların zor zamanlarında onlara destek olmalıyız. Gün gelir bizim zor günümüzde onlar da bizimle olur.


Mina DAĞTEKİN
3-A   -   54


MİRA ELİF KARTAL
   3/A NO:83



                                                              SU İLE ŞAKA OLMAZ

       DENİZ VE HAVUZ EGLENCEL İOLDUGU GİBİ TEHLİKELERİ DE VARDIR.
      
       DENİZ DE VE HAVUZDA ARKADAŞLARIMIZA SU ATALIM DERKEN FARKINDA OLMADAN PARMAGIMIZ GÖZÜNE GELEBİLİR VE KALICI SORUNLAR ÇIKABİLİR.DENİZ VE HAVUZ DA YAPILACAK OLAN ŞAKALARA DİKKAT ETMELİYİZ.ARKADAŞIM BANA GÖRDÜĞÜ OLAYI ANLATTI;YAZIN YAZLIKTA DENİZ DE YÜZERKEN DİKKATİNİ ÇEKEN BİR GRUP GÖRMÜŞ DENİZ DE ŞAKALAŞIP GÜLÜP EGLENİYORLARMIŞ VE KAHKAHALARI DİKKATİNİ ÇEKEREK YÜZMEYİ BIRAKIP ONLARI İZLİYORMUŞ;DENİZ DE DEVE GÜREŞİ OYUNUNU OYNARKEN BİRİ DENİZE DÜŞEREK BAŞINI TAŞA VURMUŞ VE SUDAN GEÇ ÇIKMIŞ.ARKADAŞLARININ PANİK OLDUGUNU GÖRMÜŞ ORTADA KORKACAK BİR ŞEY YOKMUŞ SADECE ALNINDA ÇİZİK VARMIŞ.

       ANNEM HER ZAMAN ŞUNU DER;SU İLE ŞAKA OLMAZ BİZE YAŞANAN BU OLAYDA BUNU GÖSTERİYOR.


MUSTAFA ACEMOĞLU
3-A  /  61


                                                                 Belki Bana Belki Sana 
    Dünya'da herşey başımıza gelebilir.Bir başkasının başına gelen komik yada üzücü şeyleri kınamamalıyız.Belki bir gün ona olan sana da olabilir .
     Insanların başına bir felaket geldiğinde onlarla alay etmek yerine onlara destek olmalıyız .Birgün aynı yada benzer bir olay yaşadığımızda bu dostlarımızda bize destek olurlar.Benim annem bana her zaman zor durumda olan kişilere yardım etmem gerektiğini asla alay etmemem gerektiğini söyler.Çünkü alay ettiğimiz şeyin bizim başımıza gelmeden ölmeyeceğimizi söyler.Ben bu konuda elimden geldiği kadar dikkatli olmaya çalışıyorum.Tüm arkadaşlarımı bu konuda dikkatli olmaları için uyarıyorum.
      Zor durumda olan kişilere destek olalım.Onların zaten canı yanıyor bir de biz üzmeyelim.Belki bana belki de yarın sana...


NEHİR ALABAY
3-A /65

HERKES IYI ŞARKI SÖYLEYEMEZ
      Hiç bir insan tek başına yaşayamaz.Evde anne,baba,kardeşimizle;okulda ise arkadaşlarımızla,öğretmenlerimizle beraberiz. Her zaman birbirimize sevgi ve SAYGI göstermeliyiz.Kimseyle dalga geçmemeli,kimseyi üzmemeliyiz.
      Bunu bir hikaye ile anlatmak istiyorum:Şarkı söylemeyi çok seven iki arkadaş varmış.Biri çok iyi söylüyormuş,diğeri onun kadar iyi değilmiş.İyi şarkı söyleyen diğeriyle sürekli dalga geçiyormuş.O da çok üzülüyormuş.Bir gün öğretmen iyi şarkı söyleyene "Hadi bize bir şarkı söyle!"demiş.Tam söyleyeceği sırada çocuğun sesi kısılmış ve sesi çıkmamış.Bütün çocuklar kahkahalarla gülmüşler ve onunla dalga geçmişler. Çocuk çok üzülmüş ve bunun ne kadar kötü bir davranış olduğunu anlamış.Arkadaşından özür dilemiş ve bir daha hiç kimseyle dalga geçmemiş.
         Kısacası,insanlar gülünç duruma düşebilirler. Onların düştüğü bu durumla dalga geçmemeliyiz.Çünkü aynı durumun bir gün bizimle başımıza gelebileceğini unutmamalıyız.
iPhone'umdan gönderildi

ÖZGE DALMIZRAK
3-A/ 23



            BANA VERİLEN GÖREV
    Eğer bana bir görev verilirse ben bu görevi yerine getiririm. Çünkü sorumlulukları yerine getirmek çok önemlidir. Örneğin; öğretmenim
ben ve arkadaşlarıma ödevler veriyor. Ben ödevlerimi mutlaka ama mutlaka yerine eksiksizce yerine getiriyorum. Mesela annem bana kardeşime bakmamı söylüyor. Ben de kardeşime bakıyorum. Şimdi başka örneklerde vereceğim. Evde anneme sofrayı kurarken yardım ediyorum. Babama yaylaya gidince arabadaki eşyaları taşırken yardım ediyorum. Annem bana marketten ekmek al diyince hemen gidip alıyorum. Ders çalışıyorum. Resim dersi için öğretmenimiz malzeme istedi ve ben malzemeleri aldım.
      Kısacası bir işe başlayınca o işi mutlaka ama mutlaka getirilmelidir.




SUDAKİ TEHLİKE


                Biz çocuklar için yaz mevsimi havuz ve denizde özgürce oynamak demektir. Ama bu sırada ihmal ve dikkatsizlik sonucu bir çok çocuk boğularak yaşamını yitirmektedir.

                Suda boğulmaların büyük bir bölümü panikten kaynaklanır. Bu nedenle yüzme bilmeyenlere şaka yapılmaması gerekmektedir. Çünkü panik sonucu insanlar su ile baş edemez ve su yutmaya başlar.”Havuz Partisi” kitabında Moli yüzme öğrenmeye çalışırken Robi    Moli’nin karnını gıdıkladı ve Moli panikleyerek suya battı. Moli’nin kulağına ve burnuna su kaçtı. Boğulacağını zanetti ve yüzmek istemedi. Moli o sırada boğulabilirdi.Bazen arkadaşlar arasında yapılan birbirini yüksekten itme , suya batırma  gibi şakalar  kırıklar , organ zedelenmeleri , felç  ve ölümle sonuçlanabilir. Gazetede okuduğumuz bir haberde üniversitede okuyan bir genç arkadaşları tarafından havuza itilmiş. Yüzme bilmediği için su yutmuş ,nefes alamamış ve arkadaşları tarafından kurtarılmış , fakat bu olaydan 12 yıl sonra felç  kalmış. Bunun 12 yıl önce geçirdiği havuz kazası sonucu beyninde oluşan kistten kaynaklandığını öğrenmiş. Bu gibi şakaların olumsuz sonuçları yıllar sonra ortaya çıkabiliyor.

                Keyifli bir yaz geçirmek istiyorsak  denizde ve havuzda güvenlik kurallarına uyarak tehlikeli şakalar yapmamalıyız.

                 KÖKTEKİR KÖKTEKİR
                 3-A
                                                                                          






                                                                                                                                                 


8 Mart 2015 Pazar

3-E SINIFI EVP 5.KİTAP " HAVUZ PARTİSİ " KOMPOZİSYONLARI

                                     3-E SINIFI  " KİM KORKAR YAZMAKTAN? "

                               5.KİTAP  "HAVUZ PARTİSİ" KOMPOZİSYONLARI

                                  

                              GÜLME KOMŞUNA GELİR BAŞINA
       “Gülme komşuna  gelir başına .”sözünden de anlaşıldığı  gibi başkalarının başına gelenlere gülersek biz de aynı duruma düşebiliriz.Başka bir deyişle başkalarının yaşadığı sıkıntılarıyla alay etmek ,onların düştüğü bu duruma gülmek doğru davranış değildir.Çünkü gün gelir biz de istemediğimiz bir durumla karşılaşabiliriz.
       Çevremizden örnek vermek  istersek birisi yere  düştüğünde ya da başına bir şey  geldiğinde ona gülmemeliyiz.Sözlerimizle utanmasına sebep olmamalıyız.Arkadaşımız herkesin içinde düştüğü için kendisini kötü hissediyordur ve canı yanıyordur.Bizim yanlış davranışımız onun kendisini daha kötü hissetmesine ve daha çok utanmasına sebep olacaktır.Ayrıca yanlış tutumumuz arkadaşlığımızın bozulmasına da sebep olabilir.Arkadaşlık ilişkilerinde güven çok önemlidir.Bu sebeple arkadaşlarımızın sıkıntılarını paylaşmalı ,bu durumu atlatmasına yardımcı olmalıyız.
       “Havuz Partisi” kitabımızda da Robi arkadaşı Moli yüzmeyi bilmediği için onunla alay ediyordu.Yarışma günü kendi de yüzerken çok başarılı olamadı .Kısacası  insan olarak her zaman  her  yerde bizi üzecek ,sıkıntıya sokacak bir durumla karşılaşabiliriz.Bu sebeple  kimseyle alay etmemeli ve sıkıntılarına çare bulmaya çalışmalıyız.
                                                                                                                     
                                                                                                                       Ali ADA
                                                                                                                           3-E

BUGÜN SANA YARIN BANA
         Bir insan hayatı boyunca iyi kötü birçok olayla karşı karşıya kalır. Çevremizdeki insanların fiziksel özellikleri ve başlarına gelecek kötü olaylar ile dalga geçersek yarın bu olaylar bizimde başımıza gelebilir.
            Bugün bizim maddi durumumuz iyiyken komşumuzun maddi durumu kötüye gidip oturduğu evi ve arabasını satmak zorunda kalabilir. Biz komşumuzla alay edip, dalga geçersek aynı duruma düşebiliriz. Komşumuzun kötü gününde yanında olmayıp yardım etmezsek ve bir de üstüne dalga geçersek yarın biz de aynı duruma düştüğümüzde çevremizde hiç kimse kalmayabilir. Gözlük kullanan bir arkadaşımızla dalga geçersek yarın gözlük kullanmak zorunda kaldığımızda benzer durumla karşılaşabiliriz.
             Hayatın bizi nereye götüreceği ve neyle karşılaşacağımızı bilmediğimizden çevremizdeki insanların mağduriyetleri ile dalga geçmemeli, onların karşısında değil yanında olmalıyız.
                                                                         Aklın Efe YANMAZ
                                                                                    3-E

                             
                                   BİTİRMEK İÇİN BAŞLAMAK GEREK

                  Bir işe başlamak onu yarı yarıya bitirmek.Bir atasözüdür.Niyet edip yapacak olduğumuz başlayarak daha çabuk bitiririz.

        Mesela  okuldan eve geldiğimde elimi yüzümü yıkarım,üstümü değiştirim,yemeğimi yerim,ödevimi yaparım.Eğer ödevimi yapmaya başlamaz ertelersem,uykusuz kalırım,annemden azar işitirim.
                   Geç yatarım , sabah uyanamam, okula geç kalırım,derslerde başarısız olurum.

               Sabah kalktığında herkes  yapması  gereken işi yapmazsa,birazdan yapacağım diye ertelerse ortalık karışır , evimiz dağınık olur.Hiçbir işimizi zamanında bitiremeyiz.

             Bir işe başlayıp yarım bırakmamak  başarımızı ,kendimize olan güvenimizi arttırır.Çevremizde sevilen bir kişi olmamızı sağlar.Planlı ve düzenli olmamız sayesinde yorulmadan başarıyı yakalarız.Bir işi ilerletmek için önce başlamak gerek.

                                                                                                         ARDA  SATAR

                                                                                                            3-E

                      
                    KURALLARA UYMALIYIZ
     Havuzda ve denizde oynamak çok eğlenceli olmasına rağmen bir o kadar da tehlikelidir. Öncelikle bu tür tatil yerlerinde çok dikkatli olmalıyız, yaşımız ve boyumuza uygun havuzları kullanmalıyız. Havuz talimatlarına mutlaka uymalıyız. Eğer denize girmek istiyorsak yanımızda bir yetişkin olmadan denize girmemeliyiz. Tüm bunlar kendimiz için alacağımız önlemlerdir.
    Geçen yaz bu kurallara uymayan birinin başına gelen bir şeyi paylaşmak istiyorum.Bizim sitenin havuzu üç bölümden oluşuyor.Birincisi bizim yaş gurubumuz için kaykaylı havuzlar,ikincisi;bizim yaş grubu ve yüzme bilmeyenler için yapılmış havuzdur.ikinci havuzda derinliğini bilmeyen bir yetişkin balıklama atladı ve kafasını zemine çok sert bir şekilde çarptı.Havuzdan zorda olsa çıktı ve çok kötü bir durumdaydı.Hemen havuz yetkilileri geldi ve müdahale ettiler ama hastaneye götürülmesi gerekiyordu.Bu yüzden ambulans çağrıldı ve hemen hastaneye götürüldü.
         Bunun yanı sıra havuzda arkadaşlarımızla eğlenirken de çok dikkatli olmalıyız.Çünkü arkadaşlarımızla suda şakalaşırken yanlış bir hareket yaparsak onun suda nefessiz kalıp boğulmasına sebep olabiliriz.Boğulmalar bazen felç ve ölümle sonuçlanabilir.Bu da geri dönüşü olmayan bir sonuç olur.

                                                         
                                                     ASLI ALTUNOVA / 3-E

                                                     
                                                               DÜŞTÜ GÜLMEDİM
                                                                                   
                  Atalarımız yaşadıkları olaylardan dersler çıkarmış, sonucunda atasözleri doğmuştu. Her atasözünün içinde bir hazine yatar.Hazinenin kapağını açtığımızda da zengin kelimeler dökülür önümüze. 

                 Evet arkadaşlar bazı durumlar vardır ki gülmemek elde değil.
                           
              *Dili takılan arkadaşlarımız.Şey,şey,şey...

               *Kekeliyen birisi.Ba-ba.
                  
               *Düşen birisine gülmek.    
                    
                Evet gülmek elde değil.Ama gülerken abartmamak lazım Güldüğümüz herşey bir gün başımıza gelebilir.
                  

                Sınıfımızda bir kız arkadaşımız vardı.Her şeye gülerdi.Gülerken abartırdı.Kahkahalar atardı.Başımıza bir şey geldiğinde hemen gülmeye başlardı.Bir gün öğretmenimiz bir sonraki dersin Beden Eğitimi dersi olduğunu söyledi.Çığlıklar atarak koşmaya başladık.Üç merdiveni birden atlayacaktık ve atladık da. Atlamamızla beraber carttt diye bir ses duyuldu.Her zaman başkalarına gülen arkadaşımızın pantolonu boydan boya sökülmüştü.Biz hiç gülmedik. Çeketimi çıkarıp arkadaşımızın pantolonunun sökülen bölümünü kapatmaya çalıştım.Hemen içeri koştuk.Neyse ki dolabımızda yedek kıyafetlerimiz vardı.Hemen onlardan birini giydi.Bana sarıldı ve ”Ben olsam gülerdim.” dedi.Yüz ifadesinden dersini aldığını anlamıştım.
                                                                                                                
                                                                                             Aslıhan KALAYCI
                                                                                                           3-E

                         
                         HAVUZDA VEYA DENİZDE KURALLARA UYMAK
           Yaz veya kış , denizde ya da havuzda yüzmek hem bir eğlence, hem bir spor hem de serinlemek için iyi bir yoldur.
           Fakat bunun eğlenceden kabusa dönmemesi bizim elimizdedir. Boğulma sebebi ile sakat kalabilir hatta ölebiliriz. Bunu önlemek için öncelikle yüzmeyi biliyor olmamız gerekir. Denizde veya havuzda kurallara uymamız, cankurtaranların uyarılarını dikkate almalı, bu uyarılar ve kurallar çerçevesinde davranmamız gerekir. Arkadaşlarımızla suyun içerisinde şakalaşmak karşımızdaki kişinin panik yapmasına ve bu yüzden boğulmasına sebep olabilir. Havuz kenarında , ıslak zeminde koşmak, birbirini suya itmeye çalışmak düşmemize, başımızı çarpmamıza bunun sonucunda ise sakatlanmamıza veya ölmemize neden olur.
            Böyle üzücü kazalara sebebiyet vermemek için kurallara uymalı, uymayan arkadaşlarımızı uyarmalıyız.

                                                                                                   Sude  Ceren NAS
                                                                                                      3 / E         303


                         BİR İŞE BAŞLAMAK O İŞİ YARI YARIYA BİTİRMEKTİR
          Başladığımız bir işi bitirmek çok önemlidir. Çünkü o başlanan işi yapmazsak asla gerçek amacımıza ulaşamayız.Bir işe başlamak o işi yapmaya hazırlık yapmaktır.O iş için çaba göstereceğimiz anlamına gelir.Çaba gösterdiğimiz ve istekli olduğumuz her işte başarmamak için sebep yoktur.Atalarımız der ki “Bu günün işini yarına bırakma.”Eğer bırakırsak başımıza bir sürü sorun çıkar.Bu da çok kötü bir şeydir.
          Bir işi yapmaya hazırlık yapmak o işi tümden yapacağımız anlamına gelir.Yaptığımız bir işi başarırsak başka işler yapmak için de isteğimiz ve hevesimiz olur ve kendimize güvenimiz gelir.
          Tıpkı Havuz Partisi kitabındaki gibi Moli yüzme öğrenmek yerine hep başka işlerle uğraşıyor.Yapmayınca kendini zor duruma düşürüyor.Yani demek istediğim bir işe başladığımızda hepsini bitirmemiz gerekir .
                                                                                                           
                                                                                                           DEMİR GÜNER
                                                                                                                      3-E


                       GÜLME KOMŞUNA GELİR BAŞINA

       Bir insanın hayatı boyunca ne ile karşılaşacağı hiç belli olmaz. Bugün işlerimiz yolunda, keyfimiz yerindeyken yarın her şey tepetaklak olabilir ve yolunda giden işlerimiz bozulabilir.
         Kişi günlük hayatında diğer insanlar ile iyi ilişkiler kurmaya çalışmalıdır. Bugün bizim keyfimiz yerindeyken çevremizdeki bir insanın başına kötü ya da olumsuz bir olay gelebilir. Bu durumda kesinlikle o kişileri küçümsememek onlarla alay etmemek gerekir. Böyle bir durumda olan insanlara yardım edilmeli ve onların sıkıntıları paylaşılmaya çalışmalıdır. Çünkü hayatın ne getireceği hiç belli olmaz, bugün onların başına gelen şey yarın bizim başımıza gelebilir. Biz kötü günler geçirirken yanımızda birilerinin olmasını istiyorsak başkalarının zor gününde de biz onlara yardım etmeliyiz. Mesela; bir arkadaşımız seksek oynarken düştü. Diğer arkadaşlarımız ona güldü. Aynı şey onların başına geldi.
         Hayat uzun bir yoldur ve bu yol bazen iniş, bazen çıkışlarla devam eder. Bir gün bizim de başımıza kötü bir şey gelebilir. Bu nedenle zor durumda olan insanlarla alay etmemek gerekmektedir.

                                                                                     Duru Bayraktarlar
                                                                                                 3-E


SUYLA ŞAKA OLMAZ
Yaz aylarını çok severim. Yaz ayını çok sevmemin nedeni; deniz, güneş, tatil, havuz, tekne. Bunlar beni çok mutlu eder. Özellikle ailemle birlikte çıktığım yaz tatillerinde denize, havuza girmekten mutlu olurum.
Su içinde yapılabilecek aktiviteler sonucunda oluşabilecek tehlikelere karşı tüm çocuklar eğitilmelidir. Su içerisinde şakalaşmaların tehlikeleri anlatılmalıdır. Su içerisinde şakalaşmak, çok derinlere gitmek, kramp girmesi hayatımızı tehlikeye sokar.
Yaz aylarında gazetelerde ve haberlerde her gün boğulma olaylarını duyuyoruz ver görüyoruz. Bu üzücü olayların yaşanmaması için yüzme bilmeden suya girmemeliyiz. Suda şakalaşmanın ölümle sonuçlanacağını çok iyi bilmemiz gerekir.
 
                                                                                                   EGEMEN EKİZ
                                                                                                      3-E    330


GÜLME KOMŞUNA, GELİR BAŞINA
Bir kişi düştüğünde, canı acıdığında veya kötü bir durumda kaldığında ona gülmek kötü bir davranıştır. Çünkü o kişinin o sırada canı yanmaktadır veya kendini kötü hissetmektedir.
Bu durumdaki arkadaşımızın yerine kendimizi koyarak onu anlamaya çalışmalıyız. Arkadaşımızın düşüşü komik olabilir, bu sebeple ona gülmüş olabiliriz. Hemen özür dileyip yardımına koşmalıyız. Hem canı acıyıp hem de alay konusu olmuş kişi bize haklı olarak çok kırılabilir.
Ayrıca, unutmamalıyız ki bugünün bir de yarını var. Aynı olay, ileri de bizim de başımıza gelebilir. Kendimizi, o güldüğümüz, alay ettiğimiz durumda bulabiliriz. Bize de birilerinin gülmesi, halimizden anlamaması çok üzücü olacaktır.
Adımlarımızı ilerisini de hesaba katarak, karşımızdaki insanın duygularını düşünerek atmalıyız.

                                                                                               Elif ORGANGİL
                                                                                                    318     3/E


                                         TEHLİKELİ ŞAKALAR
          Havuz ve deniz yazın büyük küçük herkesin zevk aldığı en önemli eğlence yerleridir. Ancak havuz ya da deniz kenarında eğlence sınırsız değil dikkatli olmayı gerektirir.
     Bazen çok basit, masum gibi görünen şakalar bir faciaya dönüşebilir. Örneğin havuz kenarında duran bir arkadaşımızı suya itmek, suda yüzen arkadaşımızı batırmaya çalışmak onların yaralanmasına, ölmesine veya sakat kalmasına neden olabilir.
        Bazen de yüzme bilmeyen veya sudan korkan insanlara şaka yapmak çok eğlenceli gibi görünse de bu kişi üzerinde psikolojik bir sorun yaratabilir. O kişinin ömür boyu sudan korkmasına neden olabilir.
    Suda boğuluyormuş şakası da sıkça yapılan saçma davranışlardandır. Bu şaka bir gün gerçek olduğunda kimsenin bize inanmamasına ve yardımımıza koşmamasına neden olur.
          Tüm bu nedenlerle havuz ve deniz son derece dikkatli ve tedbirli olmayı gerektiren eğlence yerleridir. Saçma sapan şakalarla kendimizin ve başkalarının hayatını tehlikeye atmamalıyız.
                                                                                                                                                                                                                 Emirhan Tasouji
                                                                                          3-E       295


                                       
                                   
                                         BAŞLAMADAN BİTMEZ

                Bir işe başlamak demek önce o işle ilgili yapacakları planlamak, gerekli araştırmaları yapmak, gerekli malzemeleri temin etmek, gerekli maddi imkanları hazırlamak ve birçok konuda planlamaları yapmakla olur. Örneğin bir inşaata başlayacak kişi projesi, planı, gerekli parasal kaynağı hazır olmadan işe başlayamaz. “Bir işe başlamak bitirmenin yarısıdır.” sözü ,bize planlı çalışmayı telkin ediyor. Yani söylenmek isteniyor ki: Bir işe başlamadan önce yapacağın araştırma, çalışma ve ön hazırlıklar şarttır.
             Plansız bir işe başlamak hiç anlam ifade etmez. Gerçek anlamda bir işe başlamak o işle ilgili tüm hazırlıkları yapmakla mümkündür. Eğer o işle ilgili tüm hazırlıklar ve planlamalar yapılmışsa ve o işe başlamışsa zaten işin çoğu bitmiştir.
              İşe planlı ve hazırlıklı başlanırsa zaten yapılacak iş büyük oranda başarıyla bitmiştir.


                                                      AD-SOYAD: Mehmet Hakan Geyik
                                                         NUMARA: 331
                                                                SINIF: 3-E

           GÜLME KOMŞUNA GELİR BAŞINA

    Atalarımız yaşadıkları tecrübeleri sonraki nesillere aktarabilmek için öğretici cümleler kullanmışlardır. Bu cümlelere atasözü denilmektedir.”Gülme komşuna gelir.” başına en çok rastladığımız hatta kullandığımız atasözlerinden biridir.

           Bu atasözünde anlatılmak istenilen çevremizde bulunan herhangi birisinin başına gelen kötü bir olayla dalga geçmemiz gerektiğidir. Çünkü aynı olayla günün birinde biz de karşılaşabiliriz. Bizim başımıza kötü birşey geldiğinde etrafımızdakilerin bununla dalga geçmesi üzüntümüzü daha da arttıracaktır. Bunu düşünerek bizimde karşımızdakilere öyle davranmamız gerekir. Kötü veya üzücü bir olay yaşayan arkadaşlarımızın yanında olarak onlara destek vermeliyiz. Bu şekilde davranarak onları ne kadar sevdiğimizi ve değer verdiğimizi gösterebiliriz.

                      Çevremizde hatalı davranışlarda bulunan kişileri bu ata sözünü kullanarak uyarabiliriz.


                                                                                                                               İREM GÜLERYÜZ
                                                                                                                                     3-E   /    332


                                                   BAŞLA  Kİ  BİTSİN
       Bir işe başlamadan,onu bitirmemiz mümkün değildir.Bu yüzden yapacağımız işi planlayıp uygun zaman ve şartları oluşturduktan sonra gecikmeden başlatmalıyız.
       Bu konu ile ilgili kendimizden örnek verebiliriz.Bize verilen ödevi bitirmek için önce ona başlamak gerekir.Bir apartmanın yapılması için önce temelinin atılmasıyla işe başlanmış olur.Hiçbir işi başlamadan bitiremeyiz.Kitap okumak isteyen bir insan kitabın sonunu okursa kitabı okumuş olmaz ve hiçbir şey anlamaz.Bu,onun kitabı bitirdiği anlamına gelmez.Yapmaya niyetlendiğimiz bir işi yapmaya başladığımız zaman o işin nasıl bittiğini anlayamayız bile.Çünkü işi yapmaya başlamak bizim o işi bitirme sürecimizi hızlandırır.                                        Unutmamalıyız ki çaba göstermeden ve girişim yapmadan hiç bir işimizi tamamlayamayız.Biz çaba göstermezsek hiçbir armut pişip de ağzımıza düşmez.        

                                                                         MURAT YİĞİT ŞİBLİ
                                                                                     3-E



HERŞEY BİZİM İÇİN

İnsanlar sosyal varlıklardır. Okul hayatımızda, aile hayatımızda, günlük yaşantımızda başımıza bazı olaylar gelir. Bunlar bazen iyi bazen kötü, bazen de komik olaylardır.
Geçen haftalarda tüm Türkiye’de çok soğuk ve karlı günler yaşandı. Aşırı kar yağışı yüzünden her yer dondu ve insanlar buzda kayıp düştüler. Düşenlerin kiminin kolu, kiminin bacağı kırıldı ya da incindi.
Soğuk ve karlı havalarda sokağa çıktığımızda, buz tutan kaldırımlarda düşen insanlara gülersek başka bir zaman biz de buzdan kayabiliriz. Bu dünyada hiçbir olay benim başıma gelmez dememeli, her türlü olay karşısında sakin olup kendimizi o kişinin yerine koymalı, ona göre davranmalıyız. Evet, bu dünyada her şey bizim için…
                                                   Mustafa Tan ÇİÇEK
                                                                                                                                                                    3-E No:316


      Bir İşi Zamanında Yapmak
  Düşündüğünü yapmak, istediğini istiyorsun ama bir türlü başlayamıyorsun. Bugün diyorsun, hayır bugün kalsın yarın deyip günler böyle çıkıp gidiyor.
       Bir hamle ile işe(düşündüğün her iş olur) başladığın zaman, o işin arkası gelecek demektir. Gelmesi içinde zaten çaba harcarsan: Başardığın gibi bırakamazsın. Bırakırsan huzursuz olursun.
       Bu demek oluyor ki bir işi düşünüp hemen başlamalı. Başladığın zaman o işe adım atmış oluyorsun hatta yolu yarılıyorsun demektir. İşe başla ki o işin bitişini gör.
                                                 
                                                   Naz SÖZÜDÜZ
                                                    3-E




                                                   
                    SUDA ŞAKA OLMAZ
        İnsanlar aileleriyle veya arkadaşlarıyla yüzmek için yazlık yerlere veya havuzlara giderler. Özellikle denizlerde yüzme bilen ve bilmeyen insanların bir arada olması görülür.
        Normal zamanlarda bile insanlar şakanın dozunu arttırdıklarında kötü sonuçlarla karşılaşırlar. Bu şaka suda olursa tabi ki etkisi daha da büyür. Yüzme sırasında bile yüzen insanın ağzına su kaçsa panik olduğunu düşünürsek suda şaka yapmanın ne kadar anlamsız olduğunu anlarız. Suda şakalaşmanın bazı sonuçları ; su yutmak, krampa yol açmak, bir daha suya girememe ve boğulmaktır. “Havuz Partisi” kitabında arkadaşının yaptığı şaka yüzünden Moli sürekli sudan korkmuştur. Bu korkuyu atlatması çok zor olmuştu.
        İnsanların yüzme eğitimi almalarının yanı sıra suda şaka yapmayı da bırakmaları gerekmektedir. Yani suda şaka olmaz.
                                                                                            Özgenur  DİKBAŞ
                                                                                                 3/E        281  



                          EĞLENCE TEHLİKEYE DÖNÜŞMESİN
 Özellikle yaz aylarında insanlar sıcaklardan bunalıp, denizde ya da havuzda serinlemek için can atarlar. Özellikle de biz çocukların en büyük zevkidir yüzme.
Yazları gittiğimiz tatil mekanlarında havuz veya deniz kenarında dinlenirken, büyüklerin yüzdüğünü ya da çocuklarıyla ilgilendiğini, gençlerin aralarında tehlikelileri de olan bir takım oyunlar oynadıklarını, çocukların ise aile gözetiminde yüzdüklerini ya da oynadıklarını görürüm.  Bir keresinde on beş yaşlarında iki çocuğun birbirlerini havuza iterek şakalaştıklarını görmüştüm. Kısa bir süre sonra bir tanesinin ayağı kaydı ve havuzun içine doğru düşerken, kafasını havuzun kenarına çarptı. Kafasına bir şey olmuştu. Herkes etrafına toplandı. Büyükler hemen onu alıp götürdüler. Çok korkmuştum. Havuzun dışı ıslak olduğundan çok kaygandı. Havuz kenarında bu tarz oyunlar oynamak çok tehlikeliydi. Ama eğlenme peşinde olan gençler sanırım canlarını tehlikeye attıklarının farkında  değillerdi. O olaydan sonra bırakın şakalaşmayı, havuzun etrafında koşmadım bile.
Bir keresinde de denizde yine iki abi birbirlerini suya batırma oyunu oynuyorlardı. Bir tanesi diğerini normalden fazla süre suya batırdı ve omuzlarının üzerine oturdu. Ailemin anlattığına göre alttaki çocuğun ciğerlerinde nefes kalmamıştı ve boğulma tehlikesiyle karşı karşıyaydı. Çırpınıyordu ama batan arkadaşı şaka zannediyordu. Etrafındakilerin uyarısıyla diğer arkadaşının  omzundan indi. Denizin yüzeyine çıkan çocuk kıpkırmızı ve nefessizdi. Neredeyse ölüyormuş. Arkadaşına çok sinirliydi. Bu tür olayları gördükten sonra, doğal yaşam alanımız olmayan, sadece serinlemek ya da yüzmek için gittiğimiz sularda şakalaşmanın hayatımızı tehlikeye attığını öğrendim.
Yeterince yüzme bilmeyenlerin, yakınları gözetiminde olmaları gerekir. Biz şakalaşmanın zararlarını bilsek de arkadaşlarımız eğlence uğruna bizi itebilir, batırabilir. Arkadaşlarımızla yüzme konusunda iyi olup olmadığımızı paylaşmalı, şakalaşmanın olumsuz sonuçlar doğurabileceğini söylemeliyiz.
                                                   
                                                                       SİMAY DEMİR  /   3 - E




                      BAŞLADIN MI YARILADIN DEMEKTİR
Bazen yapmakta zorlandığımız bir şeyi yapmamak için çeşitli bahaneler buluruz. Bazen de yapmaktan korktuğumuz şeyleri erteleyebiliriz. Eğer korktuğumuz şeyleri çalışıp başlarsak yarılamışız demektir. Başlamaktan korktuğumuz şeyleri ders alarak korkumuzu yenersek ve her seferde bunu uygularsak korktuğumuz şey kalmaz. Yapmaktan sıkıldığımız şeylerin üzerine gidersek korkumuz geçer. Ama bunun için o işe başlamamız gerekir.
Örnek vermek gerekirse de paten kaymayı hem çok isteyen hem de korkan birisi, korkusunu öne çıkarırsa başlamamak için her zaman bir bahane bulacaktır. Korkuyu yenmek için ilk olarak mağazadan paten alarak başlayabiliriz. Paten kaymanın inceliklerini öğrenebilmek için bir takım araştırmalar yapabiliriz. Bu araştırmaları yapmak bizim cesaretimizi arttırır ve başlamayı kolaylaştırır.
Sonuç olarak bir işi yapmamak için önümüze çıkan engeller işimizi zorlaştırır. Bu işleri kolaylaştırmak istiyorsak bir yerden başlamamız gerekir.
                                                                                              
                                                                                               SELİM  GÜRBÜZ             
                                                                                            3-E  / 321
          

               BİR İŞE BAŞLAMAK ONU YARI YARIYA BİTİRMEKTİR

              Bazen yapacağımız bir işi gözümüzde çok büyütürüz , o işin çok zor olduğunu düşünerek bir  türlü yapmaya başlamak istemeyiz .Oysa ki ne kadar zor olursa olsun bir işe başladığımız zaman devamını getirip o işi kısa sürede tamamlarız. Hiçbir işi, görevimizi gözümüzde büyütmemeli, bir an önce yerine getirmek için yapmaya çalışmalıyız.Tüm yaşantımız boyunca önümüze çıkan  sorunlar   karşısında bu ilkeye dikkat edersek daima  başarılı  oluruz. Önümüzde hiçbir engel kalmaz ve hedefimize ulaşırız.
                                                                                                                                                                                                            YİĞİT   ERMAN
                                                                           3/E      335