24 Ekim 2015 Cumartesi

MUSTAFA KEMAL'İN KAYIP SESLERİNİN İZİNDE KİTABIMIZIN "KİM KORKAR YAZMAKTAN? "ETKİNLİĞİNİ TAMAMLADIK...





ADI :ALKIN EFE
SOYADI:YANMAZ
NUMARASI:299
TARİH:17.10.2015
                                             

                                                         AYAKLI GAZETE MA

             Benim küçük güzel oyuncak bir ineğim var. Adı Ma Sütlüoğlu. Onunla oyun oynar, hikayeler anlatır, beraber maceralarda büyük kahramanları oynarız. Eğer Ma konuştuklarımızı kayıt etmiş olsaydı çok güzel olurdu.

            Eskiden oyun oynarken anlatmış olduğum hikayeleri Ma kayıt edebilseydi, bugün onları tekrar dinler, gülüp oynayabilirdim. Evimizin içinde söylenenleri kayıt etmiş olsaydı, ben evde yokken evde geçen olayları dinleyebilirdim. Aslında bu çok güzel bir davranış olmazdı. Bu yüzden Ma’ya ayaklı gazetecilik yapmaması için bunları kaydetmemesini söylerdim. Ma ile olan yaşamımızın hep hatırlamasını ve üzüntülü olduğum zamanlarda bana hatırlatmasını isterdim.
        
                 Yaşadığımız olaylar zaman aktıkça geçmişte kalıyor ve birer anıya dönüşüyor. Bu anıları unutmamak için onların fotoğraflarını çekmek, videolarını çekmek  ya da bir günlüğe not ederek onları kayıt altına almamız gerekir. Böylelikle ilerde bu güzel anıları tekrar hatırlayabiliriz. Benimle Ma’nın yaptığı gibi…

                                                                                                                       



ADI :Aslı
SOYADI:Altunova
NUMARASI:329
TARİH:17.10.2015

                                                          ARKADAŞLIĞIN  ÖNEMİ

           Arkadaşlık hep birlikte yürümek hep birlikte durmak demektir. Ama arkadaş seçerken dikkatli olmalıyız. Kimi, siz ona bir sırrını verirsiniz,o da sırrı herkese söyler. Kimi bir şeye kızdığında sana zarar verir. Ama bazıları bambaşka, sırrını saklar,sana zarar vermez, sana yalan söylemez.
            Doğru insan seçersek doğru yolda gideriz,ama yanlış insan seçersek yanlış yolda gideriz. Mesela sevdiğiniz bir arkadaşınıza verdiğiniz sırrı başkasına söylemesi veya çok iyi çok iyi tanıdığınız nazik birinin arkadaşınıza bağırması gibi . Ama bu sefer birlikte yürüyüp birlikte durduğunuz bir arkadaşınız var. Tek başınıza yaptığınız bir işi daha fazla sürede yaparken,arkadaşınıza yaptığınız bir iş daha kısa sürer.

              Yani birlikte kuvvet doğar,bu şekilde birlikte durup birlikte yürürüz.




ADI :Damla
SOYADI:Altıparmak
NUMARASI:297
TARİH:18.10.2015


                                                      MONSTER  HIGH
             Benim en sevdiğim oyuncağım, mor renkli saçları ve rengârenk elbiseleriyle ‘Monster High’ adındaki sevimli manken tipindeki oyuncağımdır.
                Ben, onunla hem oynar hem de sırlarımı paylaşırım. Şimdi düşünüyorum da bu sevimli oyuncağım evdeki tüm konuşmaları kaydetse ne olurdu?
               
               Bizim ailemiz, anne-baba ve iki kız kardeşten oluşan çekirdek bir ailedir. Her sabah ablam ve ben okula gitmek için yataktan kalkmaya çalışması giyeceğimiz kıyafeti arama telaşı, annemin kahvaltı hazırlarken bir yandan da çantamızı kontrol etmesi, babamın bizi okula yetiştirmek için telaşla hazırlanması gibi birçok olayı yaşarken evin içerisinde dolaşan sesleri kaydedilmesi aslında yeni bir komedi filmi yapmak için çok güzel bir fikir yaratabilirdi.Toplam olarak yaklaşık 1.5 saatlik bir  zaman diliminde o kadar çok telaş ve sohbet yaşanıyor ki inanamazsınız.
 Şimdi düşünüyorum da , en iyisi yarın sabah yaşayacağımız telaşın seslerini kaydedeyim de bir radyo programı yaparak bu durumumuza saatlerce gülelim…





ADI : Emek Defne
SOYADI: Korkmaz
NUMARASI: 312
TARİH:17.10.2015

                                                                           ARKADAŞLIK

      İnsanlar önce birbirlerini görür, karşılaşır, tanışır ve arkadaş olurlar.Dostluk veya arkadaşlık büyük şanstır.Bir arkadaş dünyaya açılan bir kapıdır.Arkadaşlar iyi veya kötü günlerimizde yanımızda olurlar.Atalarımız arkadaşlığın ve dostluğun gücünü bilerek ‘’anca beraber, kanca beraber’’ demişler.

      Arkadaşlar birbirini sever, sayar, güvenir, destekler, yardım eder, arkasında bulunur ve zaman ayırır.Birbirleriyle iyi ve güzel anlaşan kimselerin arkadaşlıkları uzun yıllar sürebilir.Güven, sevgi, saygı, sadakat, fedakarlık ve cömertlik gerçek bir dostta bulunması gereken birçok özellikten bazılarıdır.

      Son söz olarak büyük dostluk, büyük sevgi gerektiren bir eylemdir.Gerçek bir arkadaş kötü gün dostudur.Fedakar ve iyi dostlar daima hayata renk katar.




ADI :Demir
SOYADI:Güner
SINIFI:4/E
NUMARASI:333
TARİH:18.10.2015

Arkadaşlık Birlikte Durup Birlikte Kanat Çırpmak Demektir

              Arkadaşlar hayatımızda en fazla güveneceğimiz kişilerdir. Arkadaşlarının yanında yardım etmeden giden kimseler dostlarını kaybederler. Ama arkadaşının kötü gününde onun yanına gidip dertlerini dinlemek ve yardım etmek arkadaşınızın size özgüvenini arttırır ve o da size aynı davranışları yapar.En zor durumda yardımımıza koşan arkadaşlarımızdır.Arkadaşlarımızla birlikte olup,birlikte hareket edersek hiç aksaklık olmadan yolumuza devam ederiz.
              Arkadaşlarımız olmasaydı yalnız ve üzgün kalırdık. Bir işi yaparken bile tek başımıza üzgünce yapardık.Herkes bunu bilir ki arkadaşsız insan olmaz.
                              
                Tıpkı “Atatürk`ün Hazinesinin Peşinde” kitabındaki gibi. Zeynep kaçırılınca onlar çalışmaya devam etmeyip Zeynep’i aramışlar.Kısacası söylemek istediğim şey;iyi şeylerde arkadaşlarla  birlikte sevinmek, kötü şeylerde birlikte üzülmek, arkadaşça beraber hareket etmektir.





ADI :DURU
SOYADI:BAYRAKTARLAR
SINIFI:4/E
NUMARASI:322
TARİH:18.10.2015



Arkadaşlığın Önemi

            Hayatta bir sürü arkadaşımız vardır. Arkadaşlarımız sayesinde yalnız kalmayız, zor durumlarda yanımızda biri olur ve kendimizi daha güvende hissederiz.
            Arkadaşlık, bence bir atlıkarıncaya benzer. Biz atlar oluruz ve arkadaşımız da kolu olur. Kol olmazsa atlar dönmez. Bir çubuğu kolayca kırarız ama birden fazla çubuğu daha zor kırarız ya da kıramayız. Yani yanımızda arkadaşlarımız olursa daha güçlü oluruz. Şu ana kadar kimsenin fark edip, çözemediği bir şeyi bile çözebiliriz. Ama eğer hoşgörülü, yardımsever, dürüstlük gibi davranışlar bizde olmazsa arkadaşlarımızı kaybedebiliriz. Unutmayalım, arkadaşlar zor kazanılır fakat kolayca kaybedilebilir.
            Arkadaşlık, o kadar önemlidir ki ailemize anlatamadığımız sıkıntılarımızı gerçek arkadaşımıza anlatıp, rahatlarız. Üzerimizdeki yükü hafifletmek için her zaman arkadaşa ihtiyacımız vardır.




ADI :Ege
SOYADI:Değirmenci
NUMARASI:305
TARİH:18/10/2015
               

                                                                       EVİMİZDEKi SESLER

                     Ben Ege,annem,anneannem,dedem,ben ve kuşum Maviş birlikte yaşıyoruz.Her gün aynı şeyler olmaktadır, bizim evde.Birbirine benzer konuşmalar ve rutin olaylar.
                     Biz apartman komşularımızla aile gibiyiz.Her gün sabah bize kahveye gelip aynı konuşmaları yaparlar anneannemle,yani biz büyük bir aileyiz.Benim vaktimin çoğu odamda geçer.Oyuncaklarımla oynarım,ders çalışırım,ödevlerimi yaparım ve tv izlerim.Oyuncaklarım çok fazladır ama en çok Bay Uzun Kulak adında peluş,kahverengi,uzun kulaklı,daha önce dayımın olan bir köpeğim var, onu seviyorum.Küçükken onunla konuşurdum ve onun beni anladığını düşünürdüm.Bay Uzun Kulak bütün bu zaman içerisinde konuşmalarımızı,evdeki sesleri kaydetmiş olsa ne kadar güzel olurdu.Günlük yaşantımızı kaydedip uzun yıllar sonra bunları dinlerdim.Sabahları anneannem odama girer"Uyan bakalım uykucu sabah oldu." diyerek uyandırır beni.Annem işe çok erken gider.Ben" Tamam, beş dakika daha." diyerek uyumaya devam ederim.Anneannem" Kahvaltını hazırladım, getiriyorum.Çabuk yüzünü yıka,geç kalacaksın." Der.Kahvaltımı odama getirir ve bana zorla yedirmeye çalışır." Kahvaltını yapmazsan derslerini dinleyemezsin,hiçbir şey anlayamazsın,hadi şu lokmayı da ye, bitir." der.Sonra servis gelir ve okula giderim.Akşamları geldiğimde odama giderim.Anneannem"Ellerini yıkamayı unutma ,mikroplar olur ve seni hasta eder.Ellerini yıka ve üstünü değiştir.Ben yemeğini getiriyorum".Dedem hasta olduğu için yatağından seslenir "Ege mi geldi?Ege yanıma gel bir koklayım seni oğlum"der.Yemeğimi yerken de "Ege yemesin de ben hepsini yerim ve büyürüm, o küçük kalsın." diyerek benle şakalaşır.Ben de dedeme " Of dede ya televizyon izliyorum, susar  mısın?" derim.Annem akşam yedi gibi gelir eve.Ellerini yıkar ve bana "Egecik ne yapıyorsun?Okulda ne yaptın?Yemeğini yedin mi?Üstümü değiştireyim ödevlerini yapalım."der.Ben de "anne daha dinlenmedim,birazdan yaparım,lütfen"derim.Annem"Şimdi öğretmenini arıyorum ,Ege ödevlerini yapmak istemiyor.Ne yapmam lazım Zeynep hanım derim, ona göre."diyerek her akşam olan konuşmaları yaparız.Akşamları komşularımız kahve içmeye gelirler.Cemile teyze,Berna teyze,Özcan annem,anneannemle sohbet ederler." Bu deterjan yeni çıkmış,çok güzel temizliyor.Bugün yemekte karnıyarık yaptım,patlıcanların hiç tadı yoktu.Bütün gün temizlik yaptım.Yorgunluktan ölüyorum."gibi konuşmalar.Benim ödevim bu arada annemin zorlamasıyla biter ve yatmadan önce ballı sütümü annem getirir."Küçük bey sütünü içip yatacaksın.Sabahları uyanamıyorsun.Haydi yatma saati,uyku çok önemlidir.Yeteri kadar uyumazsan büyüyemezsin."der.Televizyonu kapatır ,beni öper ve lambayı kapatıp gider.Bunlar benim günlük hayatım,bunları yıllar sonra dinlemek ve o günleri hatırlamak çok isterim.Sevdiklerimin seslerini tekrar duymak çok güzel olur,bunları çocuklarıma dinletmek isterim.     
                     Ben ailemi ve komşularımı çok seviyorum.Onlarla yaşamaktan çok mutluyum.Yaşadıklarımızı yıllar sonra dinlemek harika olurdu değil mi?                                  




ADI :EGEMEN
SOYADI:EKİZ
NUMARASI:330
TARİH:19.10.2015

BÜTÜN CANLILAR SEVİLMELİDİR

                  Hepimizin yaşadığı çevre farklıdır. Bu farklı çevrelerin tek ortak noktası buralarda bulunan canlı ve cansız varlıklardır.
                  Tüm canlı varlıklar gibi bitkiler de farklı şekillerde ve büyüklüktedirler. Bitkilerde ölmemek için büyüyüp meyve ve çiçek vermek için beslenirler. Hayatlarını devam ettirebilmek için solunum yaparlar. Aynı zamanda da çevrelerinde onlarla ilgilenen kişilere tepki verirler. Çünkü onlarda birer canlı varlıktır. Nasıl ki bizler sevilmekten ve ilgi görmekten mutlu oluyorsak onlar da canlı oldukları için mutlu olacaklardır. Doğal olarak bitkilere düzenli bir şekilde su verip toprağını havalandırıp, güneşlendirip ilgiyle ve sevgiyle bakarsak o zaman onlarda sağlıklı yetişip sağlıklı ürünler verir.
                  Sonuç olarak bütün canlılara , bitkiler de dahil olmak üzere ne kadar ilgiyle ve sevgiyle bakılırsa,büyütülürse o kadar sağlıklı olur.Sağlıklı yeni nesiller oluşturur.





ADI :Elif
SOYADI: Organgil              
NUMARASI: 318
TARİH: 18.10.2015

EVDEKİ KAYIT

En sevdiğim oyuncak bütün sesleri kaydetse, çok eğlenirdik. Evimizde gün boyunca çok değişik işler yapıyoruz. Bazen tek başımıza, bazen iki, bazen üç, bazen de dört kişi oluyoruz.

                Böyle bir kayıt olup, biz de sonradan dinleseydik ilginç olurdu. Mesela, kardeşimle oyun oynarken, ya da konuşurken o sırada bize çok normal gelen şeylerden bahsediyoruz. Bunları daha sonra dinlediğimizde belki de çok saçma olduğunu düşünürüz. Bazen birbirimize kızıp kırıcı sözler söylüyoruz, kavga ediyoruz. Aradan zaman geçip de, bunları tekrar dinlesek hatalarımızı anlarız. Hatta ne kadar saçma şeyler için birbirimizi kırdığımızı anlarız.

                 Ben her şeyin yaşandığı sırada olup bitmesini ve her zaman düşünerek hareket etmeyi tercih ederim.




ADI :Emirhan
SOYADI:Tasouji
NUMARASI:295
TARİH:18.10.2015

BİTKİLER VE DUYGULAR

                 Bitkiler de insanlar ve hayvanlar gibi canlı varlıklardır. Ancak onlar gibi aktif olarak hareket edemezler.

                 Bitkilerde insanlar gibi gelişmiş sinir sistemi olmadığı için bizim anladığımız tarzda düşünce ve duyu hayatları yoktur. Ancak bitkiler bizim anlayamayacağımız ya da çıplak gözle göremeyeceğimiz şekilde duygusal tepkiler verebilmektedir.

               Örneğin, ablamla beraber evimizin balkonunda yetiştirdiğimiz bitkilerin bizim sevgimiz ve ilgimizle kısa sürede çok hızlı büyüdüklerini gözlemledim. Dünyada bu konuyla ilgili olarak birçok araştırmalar yapılmıştır. Bu araştırmaların hepsinde de güzel sözler ve müzik dinletilerek yetiştirilen bitkilerin diğerlerinden daha hızlı ve daha sağlıklı büyüdüğü gözlemlenmiştir.




ADI :İREM
SOYADI:GÜLERYÜZ
NUMARASI:332
TARİH:18.10.2015


                                       OYUNCAK EVİM KAYIT YAPSAYDI NELER OLURDU?

                     
ÖNCELİKLE ŞUNU SÖYLEYELİM OYUNCAK EVİM KAYIT YAPSAYDI HARİKA OLURDU.ÇÜNKÜ BÜYÜYÜNCE O ZAMANLAR OYNADIĞIMIZ OYUNLARI ÇOCUKLARIMIZA TORUNLARIMIZA ANLATABİLİRİZ.BENCE HARİKA OLUR.SİZCE?MESELA BARBİ ‘MİZİ ALDINIZ ,OYUN OYNUYORSUNUZ. CÜMLELERİNİZ KAYIT EDİLİYOR.HARİKA!!!!!!SİZCE?BİZ KONUMUZA DÖNELİM. TABİKİ GELECEKTE BUNDAN GÜZELLERİ OLACAK.  MESELA GELECEKTE TOKANIZ ,TİŞÖRTÜNÜZ ,AYAKKABINIZ BİLE SES KAYIT EDERTABİKİ. BENCE HATTA GÖRÜNTÜLÜ YAPAR BU İŞİ. OYUNCAK EVİM KAYIT YAPARSA HERŞEY HARİKA OLUR.FİLM SENARYOSU YAZIYORMUŞ  GİBİ. HARİKA. NEYSE SONRA BUNLAR BİLGİSAYARA AKTARIP, DİNLENEBİLİR.SONRA İLERİDE DİNLEDİĞİMİZDE O ZAMAN ÖNEMSİZ OLAN BİR ŞEYİN NORMALDE ÇOK GEREKSİZ OLDUĞUNU ANLARIZ.KİM BİLİR BELKİ BİR GÜN BİLİM ADAMI OLUR VE BUNU GERÇEK OLDUĞUNU KANITLARIZ.


ADI :MUSTAFA TAN
SOYADI:ÇİÇEK
SINIFI:4/E
NUMARASI:316
TARİH:18.10.2015

                                                                               SEVGİNİN GÜCÜ
               Sevgi, yeryüzünde, karşılıksız koşulsuz sahip olduğumuz tek duygudur. Bebek annesinden, köpek yavrusundan, bitki sahibinden sevgi görür, sevgi bekler. Anne bebeğini sevginin gücüyle büyütür. Bitkiler ise sahibinin kendisini sulamasıyla, gübre vermesiyle, güneşlendirmesi ve de toprağını havalandırmasıyla büyür, güzelleşir, yaşar.
Bazı insanlar vardır elinin değdiği her yer güzelleşir. Öyle insanların çiçekleri de sevginin gücünden dolayı daha güzel ve sağlıklıdırlar. Mesela anneannemin arkadaşı Fadime Teyze’nin balkonu çiçek bahçesi gibidir. Renk renk bitkiler balkonunu kaplamıştı. Onlarla, çocuklarıyla ilgileniyor gibi ilgilenir, konuşur ve severdi. Solmuş bakımsız kalmış bitkiler, onun evine gelince; yeniden canlanırlar ve hayata dönerlerdi.
Hep kullandığımız bir atasözümüz vardır:Tatlı dil yılanı deliğinden çıkartır. Bitkiler de, yaşayan, soluk alan her canlı gibi; ilgi ve sevgi isterler, bunlarla beslenirler. Nasıl ki ilgisiz ve sevgisiz kalan bir insan, sulanmamış bir toprak gibi kupkuru kalırsa; sevgisiz, ilgisiz kalan bitkiler de dalları, yaprakları olmasına rağmen cansız ve soluk kalırlar. Sonra da solar ölürler. Sevginin gücü insanları olduğu gibi bitkileri de hayata bağlayacaktır…






ADI :ÖZER
SOYADI:KAVAKDİBİ
SINIFI:4/E
TARİH:18.10.2015

                                                                 
                                                                            DOSTLUK HERŞEYDİR

                 Arkadaşlık benim için önemlidir.Çünkü dostluk.insanı zorluklar karşısında ayakta tutar.Her şey ne kadar karmaşık olursa olsun tek başımıza yapamasak da iyi arkadaşlarımızla sorunların üstesinden geliriz.
                 Yazlıkta benim hasan diye bir arkadaşım var.Aramızda bir yaş var.Doğduğumuzdan beri her yaz beraberiz.O futbol oynamayı çok seviyor.Önceki senelerde hasan her ikindi vakti topunu alıp oynamak isterdi.fakat ben onun ve diğer çocuklar kadar iyi değildim.Önce bana hakem ol ,dedi.Nerdeyse bir ay kadar hakem oldum.Herkes topu takip ediyor,koşuyordu.Ben de hakemlik yapıyordum.Daha sonra Hasan, benim kaleci olabileceğimi söyledi.Bir süre de kaleci oldum.Sonunda bir gün Hasan :”Benim takımda oynar mısın ?”dedi.O günden sonra artık ben de futbol oynar oldum.Eskisi kadar sıkıcı değildi.Kuralları öğrendim.Hasan olmasaydı belki hiç sevmeyecektim ve onlar oynarken sadece seyredip sıkılacaktım.Fakat Hasan bana destek oldu.
 Arkadaşlık zorluklar karşısında güçlü olmamızı sağlar.Birbirimize destek olarak her şey kolayca başarılabilir.Okula gitmek arkadaşlar için bile güzel.Yazlıkta arkadaşlarım olmasa çok sıkılıyorum.İyi ki varlar ve iyi ki hep beraberiz. 
                                             




       ADI :Selim
SOYADI:Gürbüz
NUMARASI:321
TARİH:18.10.2015


                                                                  BİTKİLER

Bence bitkiler de çevrelerinde olan varlıklarla kendi dillerinde iletişime geçebilirler.Ben bir kitapta görmüştüm. Adamlar bir aleti bitkilere bağlıyorlardı ve orada bitkilerin ses dalgalarını ölçen bir makineden onların seslerini duyabildiler. Bitkilerin konuşamaması veya tepki göstermemesi çevresini anlamadığı anlamına gelmez.
               
                Amerika’da yapılan bir araştırmada bitkilerin insanları anlamakla kalmayıp,kendi aralarında da iletişime geçtikleri görülmüştür. Örneğin ada çayı bitkisini kendine zarar vermeye çalışan böceklere karşı yapraklarını sertleştirdiği ve bunu algılayan diğer ada çayı bitkilerinin
yapraklarındaki suyu köklerine çektikleri gözlemlenmiştir.Ayrıca, kendisiyle konuşulan, güzel sözler söylenen bitkilerin daha sağlıklı geliştikleri gözlemlenmiştir.Örneğin bir bitkiye şarkı söyler ve güzel sözlerle hitap edersek onun daha sağlıklı ve daha olgun geliştiğini görebiliriz.

                Sonuç olarak,yeryüzünü birçok canlı ile paylaşıyoruz, bitkiler de bu canlıların önemli bir kısmını oluşturuyor ve bu kocaman dünyada onlar bize anlayacağımız dilde cevap veremeseler de bence bizleri anlıyor ve kendilerine göre tepki veriyorlar.





             ADI :SİMAY
SOYADI:DEMİR
SINIFI:4/E
NUMARASI:300
TARİH:18.10.2015

                                                           SES KAYDEDEN OYUNCAK
                Aile, kan bağı taşıyan yalnızca birkaç insanın bir arada olduğu özel bir topluluktur ve kendine özgü kuralları vardır. Aile içerisinde belirli bir uyum olduğu kadar anlaşmazlıklar da vardır. Ama birbirine sıkıca bağlı olan aile fertleri kin tutmaz, anlaşmazlıkları çözer, geçmişi de unutur.
Evdeki oyuncaklarımızdan birinin evdeki konuşmaların hepsini kaydettiğini düşünüyorum da herhalde bu tür anlaşmazlıkları bize hatırlatması tarafından kötü olurdu. Fakat olumlu tarafları daha fazla olurdu bence. Bazen bazı konuştuklarımızı hatırlamak isteyebiliyoruz. Babama veya anneme bir şey sorduğumda cevabı zaman geçtikçe unutabiliyorum. Oyuncağımın kayıt özelliği olsaydı başa sarıp dinleyip hatırlayabilirdim. Bazen annem ile babamın benim hakkımda özel konuştuklarını duyuyorum ama ben anlamayayım diye kısık sesle ya da başka bir odada konuşuyorlar. Üstün yetenekli oyuncağım bu merakımı giderme konusunda da bana yardımcı olabilirdi. Anneme böyle bir oyuncağım olsa ne olurdu diye sorduğumda, arkadaşlarımla ya da kardeşimle ne konuştuğumu çok merak ettiğini, onları kaydedip ara sıra dinlemek isteyeceğini söyledi.
                Aslında bu tür amaçlar için bu kayıt işinin iyi olduğunu düşünsem de aile bireyleri arasında bile olsa gizli kalması gereken şeylerin olduğunu, annem ile babamın ya da benim ve arkadaşımın, arasında geçen konuşmaların özel olabileceğini ve insanlardan izin almadan özel hayatlarına karışmamak gerektiğini biliyorum. Bu oyuncağı saygı ve sevgi ile hatıra ya da oyun amaçlı kullanmak en doğrusu olacaktır.




 ADI :SUDE CEREN
SOYADI:NAS
SINIFI:4/E
TARİH:18.10.2015



BİTKİLER VE ÇİÇEKLER

                Bitkiler yüzlerce yıl insanlar tarafından yaşamayan cansız varlıklar olarak görüldü. Kim derdi ki onlar hareket edebilir, hissedebilir, uyuyabilir?
                Bitkilerde çiçeklerde biz insanlar gibi canlı varlıklardır. Çiçek yetiştirmek bir bebeği büyütmeye benzer. Nasıl ki bir bebeğin ilgiye, sevgiye, bakıma ve besine ihtiyacı varsa çiçeklerinde , bitkilerinde ihtiyacı vardır.
                Nasıl evde çocuğunuz sizin üzgün veya mutlu olduğunuzu hissediyorsa evdeki diğer canlılar olan çiçeklerde ruh halimizi anlayıp ona göre tepki verirler.
                Mesela küstüm çiçeği; dokunduğun zaman hemen kendini kapatır veya telgraf bitkisi; dış çevredeki değişimlere ani tepkiler verir ve yanına gidip şarkı söylediğimizde, müzik dinlettiğimizde dans eder gibi hareketlenebilir.
                Siz sevgi verirseniz çiçek açar, gürleşir, rengine renk gelir ama ilgi, sevgi vermezseniz o bitkiden, çiçekten bir gelişme bekleyemezsiniz. Sizin ilginizi, sevginizi hissetmeleri onları daha canlı daha verimli daha güzel hale getirir.







 ADI :YİĞİT
SOYADI:ERMAN
SINIFI:4/E
NUMARASI:335
TARİH:18.10.2015

                                                                                           ARKADAŞLIK
              Arkadaşlarımızın hayatımızdaki yeri çok büyüktür. Ailemizle geçen zamanın dışında günün geri kalan kısmını arkadaşlarımızla geçiririz. Gerçek arkadaşlık bence çok değerli bir şeydir. Arkadaşlar birbirine değer verir ve birbirini önemser. Gerçek arkadaşlar sadece güzel günlerde, mutlu zamanlarda bir arada olmazlar. Gerçek arkadaşlar kendilerini zor zamanlarda belli ederler. Böyle arkadaşlar sadece kendilerini düşünmezler. Zor zamanlarda kendilerini kurtarmak için arkadaşlarını yarı yolda bırakmazlar. Güçlükler arkadaşlarımızla omuz omuza, sırt sırta verdiğimizde, birbirimize destek olduğumuzda daha kolay aşılır. Örneğin arkadaşımız bisiklet sürerken düştüğünde etraftaki diğer çocuklar ona bakıp gülebilirler. Kendisine gülünmesi arkadaşımızı üzebilir. Ben arkadaşımın üzülmesini istemem. Ona gülmek yerine elinden tutup yerden kaldırırım. Ona bu zor durumunda yardım ederek destek olurum.
                İyi bir arkadaş iyi günde de kötü günde de yanımızda olur.





ADI :ALİ
SOYADI:ADA
NUMARASI:349
TARİH:27 10 2015

                                                          BİTKİLER                                                                                                                                                             Bitkiler biyolojik olarak canlıdır ama insanlar gerçek hayatta bitkilere cansız varlık muamelesi yapıyorlar .Tüm canlıların tıpkı insanlarda olduğu gibi duyguları vardır.İnsanlara her hangi bir şekilde duyguları incindiği zaman kıyameti kopartacak seviyeye geliyorlar, fakat bitkilere herhangi bir şekilde zarar verildiği zaman seslerini dahi çıkartamıyorlar.                                                                                                                                                            Evimizde baktığımız bitkiler daha doğrusu çiçekler evimizi kendilerine bir yuva olarak  benimsemişler. Annelerimiz, babalarımız  ve bizler bazen  onlarla  konuşursak  veya onlara sevgi gösterisinde bulunursak büyüyüp gelişebileceklerini düşünüyorum . Bitkilerinde en az bizim kadar sevgiye ihtiyaçları var .                                                                                                                                                            Bitkilerinde aslında bizim gibi ağlar , güler ve üzülürler .Onlarında bizim gibi duyguları vardır  ama bazıları bilmez ve bitkilere  kötü davranırlar. Sonuç olarak bitkiler de insanlar    gibi olaylara tepki verirler.                                               




ADI: Mehmet Hakan
SOYADI:Geyik
NUMARASI:331
TARİH:4-E
                                     
                                     
                                                               ARKAMDAKİ GÜVENCE

            Arkadaş kelimesi ne anlama gelir, kaç kişi merak ediyor?Eski Türklerde askerler savaşırken arkadan gelecek düşmana ve saldırıya karşı kendilerini güvenceye almak için sırtlarını kayaya veya taşa dayarlarmış. Sırtlarını dayadıkları bu taşa; ARKA-TAŞ diyorlarmış. Günümüzde bildiğimiz anlamda arkadaş kelimesinin kökeni bu kadar asil ve anlamlı bir tarihçeye dayanır.
          Arkadaş, insanın canını güveneceği,her şeyini emanet edebileceği, insanın ifadesidir. Başka dillerde ve başka kültürlerde arkadaş kelimesi bu kadar anlamlı mıdır? Bilemem.
Günümüz dünyasında anlamını yitiren birçok kelimeden birisi de sanırım “Arkadaşlık” olmalı.
           Arkadaşlık; bir olmak, beraber olmak, birbirine destek olmak demektir. Sadece beraber yürümek değil beraber aynı yolda canını can bilmek demektir.













             

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder